sabahtan akşama kadar sokakta oynayıp öğle yemeği için zorla eve sokulmayı, annenin giydirdiği mis gibi kokan yeni yıkanmış ebiseleri anneye kirletmeyeceğimize söz verdiğimiz halde kirletmeyi, akşamları eve gelen babayı sokağın ucunda gördüğümüzde ona doğru tüm hızımızla koşup kollarına atlamayı, omuzunda eve girmeyi, boyumuz zile yetişmediği ve eğer eve çıkarsak bir daha aşağı inmemize izin verilmez diye düşünerek para istemek için var gücümüzle annnneee diye bağırmak, sepetin içinde aşağı inen parayla abur cubur almayacağımıza söz verip şekerleme, çikolata vb. tatlıları karıştırıp gece boyunca mide bulantısından uyuyamamayı, ayağımızın altında çatapat* patlatmayı, şımartılmayı* özlemektir.
abinin sapanına imrenip zorla abiye sapan yaptırmak, ardından sinir olunan çocukları sapanla vurmayı özlemektir.
sokakta oynayan çocukları görünce iç çekmektir.
yapılanlar hatırlanınca sanki fotoğraf albümüne bakıyormuş gibi gözlerin dolması, yüze masumluğun ve tebessümün geri gelmesidir.