yer viyana. u-bahn a binip rastegele bir yere oturduktan sonra skriptum u acip okumaya basladim. okula gidiyordum ve sinavim vardi, ders calismam lazimdi. zira az bir zaman kalmisti sinavin baslamasina. bir iki istasyon gectikten sonra yanimda bir bayan ve elinde bir kitap oldugunu farkettim. kitap türkceydi ve iskender pala nin bir kitabiydi. yan gözle kiza bir baktim, sonra biraz kitaba göz attim. cogu osmanlica. iskender hoca yine divan siiri üzerine birseyler döktürmüstü... merakimdan catliyordum. kiz büyük ihtimal viyana da dogup büyümüstü. gurbetciydi yani. bir gurbeticinin kitap okumasi?hemde türkce?hemde iskender pala? cok sasirmistim. sormali mi yoksa sormamali mi diye gel gitlerin arasinda kendinimi toparlayip sordum...
-iskender pala yi herkes anlayamaz?(kiz ilk önce kitabin kapagina bakti yazari kim diye, daha sonra patlatti cevabi.)