türkiye'nin altına imza attığı avrupa insan haklari sozlesmesi'ne göre düzenleme yapmayı kabul ettiği ama hâlâ yapmamak için direttiği "vicdanî ret" hakkının tezahürü olan "ölme öldürme askere gitme" gibi sloganlara imza atmış siyasî tavırdır.
ilgilenenler araştırabilir, türkiye vicdanî ret hakkını tanımadığı için vicdanî retçilere çektitdiği zulümden ötürü aihm'de görülen birçok davada tazminat ödemeye mahkûm olmaktadır. türkiye cumhuriyeti hükümeti ab sürecinde söz verdiği hâlde vicdanî ret hakkını henüz anayasaya almamıştır.
"
ülke: ailem taciz ediliyor, uluslararası kuruluşların haberi var
ülke, aihm kararının ardından ailesinin rahatsız edildiğini, bunun üzerine uluslararası af örgütü (uaö), insan hakları izleme örgütü (hrw) ve birçok başka kurumun bilgilendirildiğini, ayrıca birleşmiş milletler insan hakları özel raportörü'ne de başvurulduğunu açıkladı.
"aileleri gereksiz yere üzmektense çözüm sürecine odaklanılsın"diyen ülke, ailesinin nasıl rahatsız edildiğini de şöyle anlattı:
"7 mart 2006 tarihinde ailemin, yani annem ve babamın evine dört sivil şahıs geldi. bu "ziyaret" aihm kararı çıktıktan bir buçuk ay sonra gerçekleşti. o güne dek aileme dönük çok sayıda taciz yaşandı ve yetkililer orada yaşamadığımı zaten biliyorlardı. ancak aihm kararının çıkmasıyla, eskisi gibi yerel polis memuru göndermektense bu sefer kendilerini tanıtma gereği duymayan ve ancak sorulunca konya-ahırlı askerlik şubesi'nden olduklarını söyleyen dört kişi gönderildi.
"bir kere böyle bir olağan uygulama yok ve askerlik şubesi yetkilileri bir adrese gitmek için ülkenin yarısını kat etmezler. belli ki başka bir kurum devreye girmiş. burada basbayağı sindirmeye ve ailem üzerinden beni yıpratmaya dönük bir hareket var. zaten ziyaretle yetinilmemiş, izleyen günlerde de evin civarında dolanılarak ailemin can güvenliği için ciddi olarak endişe duymasına yol açılmıştır.
"bu uygulama yasal ya da değil, her şeyden önce hayasızca. bunlar maalesef tanıdık refleksler. yeni gerçekliklere uyum sağlamaktansa sağa sola sataşılıyor ve konu ile ilgisiz üçüncü kişilere zarar veriliyor."
"