Kaç gündür yazılanı çizileni okuyup sinir olmamak mümkün değil.
Neymiş, konsolosluk elçilik başka ülkenin toprağıymış. Konsolos elçi dokunulmazmış...
Uluslararası kural anlaşma hukuk gereği anında müdahale edilemezmiş.
Şöyle düşünün, bu gazeteci veya nişanlısı bir Alman Fransız ingiliz italyan Rus vatandaşlığı olsaydı ve bu olay ülkemiz de veya her hangi bir Avrupa ABD ya da başka bir ülke de gerçekleşseydi...
Bırakın gazetecinin nişanlısının bu ülkelerin vatandaşı olmasını şu an ki durumlarında bile bu olay bu bahsedilen Avrupa ülkelerde gerçekleşmiş olsaydı elçilik mensupları büyükelçi ters kelepçe ile basın önündeydi.
Hukuk ve adalet kavramı özgürlüğü yaşamak için değil, özgürlüğü korumak için vardır. insan özgürlüğünün tartışılmasına yorumlanmasına bile izin vermediği tek değeri yaşam hakkıdır.
Yaşam hakkı tüm kanunlardan anlaşmalardan üstündür. insan yaşamı söz konusu olduğunda tüm hukuk kuralları o an geçersizdir.
Konuyu cahillerin anlayacağı şekilde örnekleyelim:
Belirttiğiniz ve yazılı anlaşma yaptığınız insan beni öldürecek diye o kişiye ceza verilmesini istememiş olmanız o kişinin ceza almayacağı cinayet ile yargılama yapılmayacağı (burada bahsedilen ötenazi değil, bu başka bir konu) anlamına gelmez.
insan sağlığı gelişimi veya her hangi bir nedenle bir insan isteği ile ilaç silah gıda vb amaç ile üretilen ürünlerin etkilerini gözlemlemek (ıfs food ve who denetimi dışında ürünler) için kobay denek olarak kullanılmaz.
Bir ülkenin uluslararası anlaşmalar gereği başka bir ülke toprakları üzerinde kurduğu sivil ya da askeri temsilcilik kurum kuruluş hizmet sahası insanların tartışılmaz yaşam hakkına karşı işlediği fiili suç durumunun mahali olamaz.
Olursa, o ülke ve temsilcisi işlenen fiilin içinde olsun veya olmasın 1. dereceden sorumludur suçludur. Bütün anlaşma ve kurallar insan hayatından daha üstün değildir.
Aynı şekilde bir ülke büyükelçiliği yerleşkesi içinden uyuşturucu silah insan vb ticareti de yapılamaz, bu ticaret için mal para vb iletişim sevkiyat için kullanılamaz.
Hatta; resmi olarak silah sevkiyatı para transferinde bile elçilikler sevkiyat koordinasyon merkezi olarak da kullanılmaz.
Bilemezsiniz ama devlet denen yapı kurumların sorumluluk alanlarında ahenkli çalışmasıdır.
insanlar bilmiyor ve cahil. Cehaletin getirdiği sorumsuzluk içinde konuşuyor.
Emin olun uluslararası basın konunun üzerine gitmeseydi "bir kereden bir şey olmaz, kurumları yıpratmamak lazım" denir olay kapanırdı.
Hoş, bizim için de zaten kapandı.
Yakında "bize ne, orası Suudi Arabistan toprağı sayılır. Onlar yaptı onlar suçlu" diyen biri çıkar.
