hitler döneminden itibaren sovyetler ve komünizmin din karşıtı olduğu, buna karşı savaşan herkesin dindarlar tarafından ortak olarak desteklenmesi gerektiği tezi ile müslüman, hristiyan ve az da olsa yahudileri hitler etrafında birleştirmiş (örneğin müslüman s.s taburları, hatta aliya izzetbegoviç bunlardan birinde hitler safında savaşmıştı) stratejidir.
sovyetler dağıldıktan sonra ülkelerde dini cemaatleri kontrol eden ve din adı altında emellere ulaşılması için gerekenleri sağlayan yapı haline gelmiştir.