Barbaros hayatta iken çok önemli bir vasiyet bırakmıştı. Bu vasiyetinde kendisine ait bir türbe yapılmasını istemişti. En önemlisi de ‘’ Türbemi tenvir edin! ‘’ isteğinde bulunmuştu. Barbaros’un isteğini yerine getiren Mimar Sinan, türbeyi daha önce hiçbir türbeyi planlamadığı şekilde inşa etmişti. Barbaros’un türbesinin en üst taraflarına turkuaz ve lacivert yumurtalar yerleştirmişti. Barbaros’un türbesine yerleştirilen yumurtalar sayesinde, türbeye gece vakti girilip, türbe içinde mumlar yakıldığı takdirde; en üst kısımda gökyüzündeki yıldızlar misali yıldızlar belirmeye başlıyordu. Turkuvaz renkli yumurtalardan yansıyanlar yakın, lacivert renkli yumurtalardan yansıyanlar ise uzak yıldızları gösteriyordu.
Avrupa’ya korku salan Türk Teşkilatı Hilal’in Şövalyeleri, Barbaros’a en gizli sembollerindeki yatay eğri şeklindeki beş yıldızın sırrını emanet etmişti! Emanet edilen bilgiyi Barbaros, en deruni sırrı olarak vasiyet etmiş ve türbesine usta eller sayesinde mühürletmişti!
Resimde görmüş olduğunuz sembol kadim Türklüğün en deruni sırlarını haykırmaktadır. iç içe geçmiş üç hilal sembolü cihanın sırrına işarettir. Kripto sembolün aşağı tarafındaki bulunan sembol ise; bugün bazı kesimlerin bilim zihniyetine aykırı bir şekilde yoktur dediği ‘Türk Piramit’lerini temsil etmektedir. Kriptonun en üst tarafında ise; beş yıldız sembolü yer almaktadır.
Hilal’in Şövalyelerine göre destanlara konu olan zaman diliminde, dünyanın beş farklı yerinde beş adet piramit yapılmış idi. Bu piramitlerin içinde sırrı Türk’e ait, beş kişiye ait mezar ve onlarla birlikte gömülen deruni bilgilere haiz olan eserler yer alıyordu.
Peki, kimdi bu beş önemli kişi? Teşkilat’a göre bu beş kişiyi gökler vermişti. Beş kişiyi veren gökteki beş yıldız idi. Beş yıldız gökte bir arada değil, dağınık olarak bulunuyordu. Ancak iç içe geçmiş üç hilalin, yani cihanın sırrı bilinirse; işte o zaman dağınık olan yıldızların aslında tek bir yıldız kümesi oluşturduğu ortaya çıkıyordu. Bu yıldızların isimleri teşkilat tarafından sırlanarak, nesilden nesile aktarıldı.
Beklenen gemiler
Bayram Sabahı adlı eserde Ne diyordu:
"Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?
Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!..
Adalardan mı? Tunusdan m, Cezayir`den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pâre gemi
Yeni doğmus aya baktıkları yerden geliyor;
O mübârek gemiler hangi seherden geliyor?"
Türk Deniz Kuvvetleri’nin şerefli mensupları bilmelidirler ki; Deniz Kuvvetleri’mize ait Türk Savaş Gemilerinin top atışlarıyla selamladıkları;
hangi seherde geleceği belli olmayan gemiler ay'dan gelecek olan gemilerdir.