"bütün bilinen edebiyata rağmen, benim seni sevmek için nedenlerim vardı.
bağlılıktan kaçarken, bilmediğim yataklarda ve yalan söyleyen ellerde geldiği gibi yaşarken, korkularımı yenmek için tutunacağım bir tutkun vardı. uğruna değişebilecek alışkanlıklarım en çokta..
sevgiyi arardık farklı yerlerde. kendi içimizde bölünmüşlüğümüzden kimseye bahsetmez, kendimizde görmezden gelirdik. ordandık ama onlardan değildik. bu küstahlığıda anlatamazdık. seni seviyordum bu yüzden.
anlıyordum, onca anlaşılmazlığın ardında.
basit ve soyuttu, dolaylı ve imalı, uzun ve tartışmalı.
geceler boyu oturup siyaset tartıştığımız, akp meselesi, ne olacak bu memleketin hali, varoluş, devamlılık ne bilinmez tutunmaz çelişkili teorilerle dolu sabahlara gülerdik. bence öyle değildi. bilmiyorum lan götsün sen bilirsin. arayayım mı. uykum geldi. kapayalım o zaman. günaydın. hayatın bizden almaya çalıştığı herşeyi zamanla yerine koyuyorduk. katlanarak büyüyordum.k.
bulamadığım bir kahramanın ilkiydin. öyle kalacaksın. hani gerçek değil miydi o zaman. ne alakası var. e öyle demiştin zamanında. uf anlamıyorsunki.
anladım biliyormusun? değişiyor gerçekler. değişiyor..
iki farklı insana aynı şeyleri demek mümkün. anlamları değişiyor çünkü.
iki olgun kadının çocuk olması, iki zıt erkeğin aynı olması mümkün.
herşey mümkün. düşünme yok artık. biliyorum.
seni seviyorum gerçekti söyledim her anda. çok da iyi nedenlerim vardı.
bugünde iyi bahanelerim. seni seviyorum ama istemiyorum anla. bende."