tanbur

entry12 galeri video4 ses1
    2.
  1. büyülü bir türk çalgısı.

    bundan tam bir hafta önceydi başımdan geçen olay. taksimden mecidiyeköye doğru gidecektim. iftar çadırının yanındaki merdivenlerden aşağı indim, bir jeton atıp içeri girdim.

    o gün hava soğuk ve kapalıydı. gece hiç uyuyamamıştım, yağan yağmurun, esen rüzgarın sesini dinlemiştim sadece. kırmıştı bir insan beni. gürültülerin içinde terketmişti, sonra da duymamıştı sesimi. ne o gürültünün içinden sessizce çıkıp gidişimi görmüştü, ne de sonrasında farketmişti.

    duvarda resimlerin olduğu koridorda, elim montumun cebinde dalgın bir halde yürüyordum. ta ki bir ses duyup kafamı yerden kaldırana kadar. yaşlı bir adam tanbur çalıyordu, daha önce duymadığım bir şarkıyı söylüyordu.

    bir süre izledim sessizce. yaşlı adam kafasını hiç kaldırmıyordu, sadece çalıyordu, ve söylüyordu. ben hareket edemiyordum bile, öylece kalmıştım olduğum yerde. sanki bir gece önce yaşadığım kırgınlığı anlatıyordu bana müziğiyle. üzülme, kırılma, ben daha çok acılar, daha çok gözyaşları gördüm diyordu.

    yaşlı adamın önünde duran tanbur kılıfında birkaç tane bozuk para vardı. cebimdeki parayı saydım, on lira bile değildi. beş günlük ekmek parasını hesaplayıp, kalan bütün paramı önüne bıraktım.

    o çalmaya, şarkısını söylemeye devam etti. öylesine içindeydi ki çaldığı müziğin, dışarıda olan hiçbirşey etkilemiyordu onu.

    elimde olsa bütün gün dinlerdim onu, ama gitmeliydim. koridorda yavaşça ilerledim, merdivenlerden aşağı indim. tanburun sesi azaldı, sonra daha da azaldı, ve en sonunda kayboldu. ben ise bir rüyadan çıkıp, birkaç dakikalığına ayrıldığım sahte dünyaya yeniden döndüm.
    4 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük