"(...) apê musa, aynı zamanda kürt tarihinin 70 yıllık canlı tanığıydı.
21 eylül 1992'de onu katledenler, bir tarihi de gömmeye ant içmiş gözü kanlılardı. musa anter, barış yanlısıydı. gazeteciydi. tarihçiydi. dengbejdi.
her şeyden öte o, herkesin sevdiği apê musa'ydı. herkesin musa amcasıydı.
74 yaşındaki bu bilge adamı öldürmek hiç güç değildi. zaten dünyaya açmıştı göğsünü. sığınanlar sığındı. alçaklar kurşunladı.
musa anter, elli yıl önce yazmıştı, yola çıkışının hikayesini:
'bir gün ulucami'de dilenen bir küçük kız gördüm, içim yandı...güzel çocuk avucunu amış mütamediyen, 'ji bo xwedê sedeqekê' diye yalvarıyordu. birkaç kuruş verdim. türkçe bilip bilmediğini sordum. diyarbekir şivesi ile, 'anliyem ama çeviremiyem' dedi. ben ayrılırken kendisince arkamdan dua etti, 'xwedê gunehê te auf û bike'. bu söz beni büsbütün deliye çevirdi.
(...)" yıldırım türker