turk silahli kuvvetleri nde bir escinsel

entry12 galeri
    1.
  1. yakın zamanda ayrılacağım sözlükten. bu yüzden biraz daha hızlı yazmak istiyorum. en azından ahmet yıldız ölmedi' nin entrylerine bakıldığında ne yaşadığı anlaşılsın, boşluklar kalmasın. askerlikte neler olduğu gibi...

    ahmet yıldız ölmedi' nin kitabınının ismidir bu.
    ...

    çok korkuyordum askerlikten. hatırladığım tek şey bu. bir de ayakkabılarımın büyük geldiği. bir de zayıf vücuduma oturmayan kamuflajlarım tabi ki. bir koğuş düşünün, içerisinde yüze yakın erkek var ve aralarında bir tek siz eşcinselsiniz. en azından öyle sanıyorsunuz kendinizi ilk zamanlarda.

    ağlıyorum ben tüm gün. revire gidip derdimi anlatıyorum, " yapamam ben, yapamıyorum." diyorum. " ilk başlarda öyle olur herkese. ben sana iki gün istirahat yazayım, kafanı dinle. yani alışmak zorundasınız. başka şansınız yok ki."

    oldum olası eşcinselliğimin değil asosyalliğimin cezasını çektim sanıyorum. askerlikteki hiç kimseye beni kabul etmeleri için bir şans tanımıyordum. tüm gün ağlıyordum sadece. korkudan sanırım. aslında korkulacak o kadar çok şey olmadığını anlayabilsem, bi şans tanısam ordakilere her şey güzel olucakmış. farkında değildim bunun.

    kendime geldikten sonra eğitimler başladı ya da eğitimler beni kendime getirdi. bilemiyorum. sabahın köründe kalkıp soğukta koşmak gibi... kahvaltı yapmak, koğuşa gelmek. herkes için rutin olan işlemler bizim için de rutin olmuştu. alışıyordum zor da olsa.

    arkadaşlarım sahipleniyorlardı beni. zayıf olduğumdan sanırım içlerinde bir acıma oluşmuştu bana karşı. izmirli bir çocuk vardı çağatay isminde. o dost oldu benimle, ağlamalarım kesilmişti artık. alışmıştım ortama ama yine de zorlanıyordum. çağatay bana " eşcinsel misin?" diye sorunca takıldım. cevap veremedim ona, korktum sanırım yine. " ben eşcinselim." diye devam ettirdi çağatay. kendim gibi olan birilerini görünce mutlu olmuştum.

    dağıtımımız olana kadar çağatay' la harika anlaştık. ayrılmadık birbirimizin yanından... çağatay' ın annesi- babası da bilmiyordu eşcinsel olduğunu. zaten o da heteroseksüel bir yaşam sürüyordu. " neden geldin askere? eşcinselsin sen." dedim ben ona, " ailem" dedi. " sen neden geldin?" diye sordu, " kıçıma eldivenli bi parmak girsin istemedim." dedim.

    yemin törenine annem ve babam geldi, izlediler beni. en ön sıralardaydım ben boyumun uzun olmasından dolayı. bana eğilmem söylendi, omzumdan hiza alındı ve tören başladı.

    ...

    dağıtıma kadar normaldi sanırım her şey. en azından bi ay öncesine kadar bir travestiyle aynı evde kalan biri için fazla normal, fazla " heteroseksüel".

    ...

    dağıtımdan sonra da fazla zaman geçmedi zaten, terhis oldum. 6 ay yaptım ben askerlik. sağlık sorunlarım nedeniyle terhis oldum. eşcinselliğin bir hastalık olmadığını savundum ama başka bir hastalıktan terhis edildim. aslında daha çok iş açtı bu olay başıma. neyse.

    ...

    askere gidecek eşcinsellere " korkmayın !" demek en iyi tavsiye olur sanırım. birini bulun sadece, yalnız kalmayın. yoksa dağıtımımdaki " ben" gibi kafayı yersiniz.

    askerden döner dönmez uğur' un yanına gittim. terhis olacağımdan haberi yoktu çünkü. şaşırdı beni görünce... " dönüş ne zaman?" dedi, " izin kullanmadım, terhis oldum ben." dedim. sebebini sordu, anlattım...

    daha sonra da babamın yanına gidip, " bizim bi komutan vardı..." diye başladım anlatmaya...

    sanki postalları ayaklarına büyük geldiği için ağlayan ben değilmişim gibi...
    30 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük