tahminimce küllerinden doğacak olan über quattro*. bu oyuncuların hepsinin son dönem kariyerlerine baktığımız zaman bir düşüş içerisinde olduklarını görebiliriz. ancak bunlardan özellikle harry kewell şimdiden kalitesini konuşturmaya başladı. attığı goller ve sürekli dikine düşünen oyun tarzı buram buram kalite kokmakta. cassio lincoln ise geçen sezonun ilk 3 haftasındaki müthiş performansından sonra geçtiğimiz 2-3 haftaya kadar resmen kayıplardaydı. ancak burnu sürtülmüş olacak ki, enfes paslarla takım arkadaşlarına gene gol pozisyonları yaratıp bildiğimiz lincoln haline gelmeye başladı, hakkını vermek lazım. tabi erken havaya da girmek olmaz, biraz daha çok çalışıp tam kıvama gelmesi lazım. işte o zaman bu takımın durdurulamaz lokomotifi olur benden söylemesi. futbol cahilleri tarafından kazma olarak nitelendirilen kara boğamız shabani nonda ise türkiye'de pozisyona girme konusunda üstad; girmeyi başaran adam golü de illa ki bir yerde atar, içiniz rahat olsun. ayrıca çok güçlü ve ayağında top tutabiliyor, güiza gibi anında kaybedenlerden değil. milan baros zaten belli, yakaladı mı affetmeyen bir yapısı var. hele hele, istikrarlı devam etmesi halinde golleri düzenli olarak sıralayacağı aşikardır muhterem strikerımızın. bu adam liverpool'da da böyleydi, çek milli takımında da... attı mı coşuyor, durdu mu da tam duruyordu. sonuç olarak bu adamların toplamı, türkiye ligine bedel ancak avrupa için aralarındaki uyumun tam olarak sağlanması gerekmekte. ayrıca bu dörtlüye bir de arda turan eklenip 5'li olurlarsa işte o zaman künefe olur, güllaç olur... arda-lincoln-kewell tarafından desteklenen bir nonda-baros ikilisi tek kelimeyle ölümcüldür.