bazı durumlarda insanın başını derde sokabilir. hele mevsim yazsa ve boxerla yatılmışsa. kalınan evde başkaları varsa pikeyi ya da battaniyeyi belden aşağı dolayıp, öyle kalkmak gerekebilir. en istenmeyen şey, o haldeyken başkası tarafından fark edilip, "hayırdır, niye öyle battaniyeyi doladın ?" diye sorulmasıdır. aslında bu sorunun cevabını soruyu soran da cevabı veren de bilir. öyle bir durumda bahane uydurmak oldukça zordur. hele bunu soran erkek değilse. "denizden çıktım havlu yoktu, bunu buldum kurulanıyorum" denilecek hal yoktur. veya "bak böyle belden aşağı battaniye sarmak erkekler için bu yazın modasıymış, ben de bu sabah keşfettim" demek de inandırıcı olmayacaktır. o durumda hafif tebessüm içinde kafayı emme basma tulumba gibi bir kez aşağı yukarı sallayarak cevap vermeden tuvalete hızlı adımlarla gitmek, o an hayatta en çok istenilen şeydir. bir kaç dakika içinde vücut biyolojisi normale döndükten sonra, tuvaletten çıkılır ve "hayırdır, niye öyle battaniyeyi doladın?" diye soran insanla karşılaşıldığında, kendisinden önce davranıp alakasız bir konuya balıklama dalmak ve unutturmak en iyi çıkış yoludur. mesela "en iyi peter sellers filmi sence hangisi ?" veya "mimaride postmodernizm hakkında ne düşünüyorsun ?" gibi kafa kurcalayıcı sorular yöneltmek faydalı olur.
