Her şeyden kuşku duyuyordu ancak bir şeyden emindi, düşüncenin varlığı. Sadece şüpheci bir tavır takınmak istiyordu ve hiçbir şeyin bilinemeyeceğini düşünen diğer şüphecilerden farklı olarak descartes bazı inançların şüphecilikten bile etkilenemeyeceğini göstermek istiyordu.
--spoiler--
Alarmınız çalıyor, kapatıp yataktan kalkıyorsunuz, giyiniyorsunuz, kahvaltınızı yapıyorsunuz ve güne hazırsınız. Ama sonra beklemediğiniz bir şey oluyor, uyanıyorsunuz gördüğünüz sadece rüyaymış.
Rüyanızda kalkıp güne hazırlanıyordunuz ama gerçekte yorganın altında mışıl mışıl uyuyordunuz.
--spoiler--
işte descartes, zamanında böyle bir rüya görmüş ve hakkında düşünmeye başlamıştı. insan rüya görmediğinden nasıl emin olabilirdi? Dünya, gerçekten de kendisine göründüğü gibi miydi?
Şu anda bu yazıyı okurken uyanığım inancı size oldukça güvenilir gelebilir. Umarım uyanıksınızdır ve gerçekten de okuyorsunuzdur. Bundan nasıl kuşku duyabilirsiniz ki?