kadınların erkeklerden bekledikleri, geneli klişe olan hareketlerdir efenim. sıralayacak olursak:
- ilklerin unutulmaması: ilkleri unutmayacaksın abicim. diş fırçasını evine getirdiği ilk günü bile unutmayacaksın. yok abicim hatırlayamam dersen bir yere not al. not al ki sana bu ilkler yol, su, elektrik olarak geri dönmesin.
- ailesine saygı duyulması: iş ailelere kadar uzanacak kadar ciddiyse ilişki; aman diyim anasına, babasına laf söyleme. o senin annene diyebilir; deme hakkını kendinde görebilir. ancak senin asla öyle bi hakkın yoktur. en şüper aile onun ailesidir. annesi ne kadar çirkef, babası ne kadar uyuz olursa olsun demeyeceksin.
- pembe yalanlar: her insanoğlu gibi dişiler de yalanlarla kandırılmayı çok sever efenim. politikada da görüldüğü üzre gerçekleri söyleyenler sevilmez, pembe yalanlar söyleyenlerin arkasından milyonlar koşar. diyelim ki arada mesafe olmasına rağmen bu mesafeyi göze alıp bir ilişkiye başlıyorsunuz. "güzelim beraberken iyiyizde uzakken nasıl yürütücez, sen benim yanıma ben senin yanına rahat rahat gidip gelebilecek miyiz?" gibi sorular sormayın. eşeğin aklına karpuz kabuğu sokmayın.
- aldatmayın, yakalansanız bile asla kabullenmeyin. üst maddeyle bağlantılıdır efenim.
- çiçek, hediye, vs: arada bir çiçek veya hediye almayı unutmayın. ancak ondan hediye beklemeyin netekim kadınlar hediye almayı daha çok sever. bu hediye verme işlemini de minimum 3 ay sonra yapmaya başlayın. alışırsa cüzdana çok zarar verir.
- romantik/maço: yerine göre davranın efenim. misal arkadaşlarının yanındaysa öyle sulu şakalar, bayık espriler falan yapmayın. biliyorsunuz ki bu dişi milleti hemcinslerinden çok çabuk etkileniyor. yeri geldiğinde masaya yumruğunuzu vurun, yeri geldiğinde hoşgörülü, anlayışlı olun. ancak dengeyi iyi kurun.
