ilginç adamlarmış bunlar. ibneliklerini bir tarafa bırakırsak 2500 yıl önce demokrasi denen mereti icat etmişler. ama o gün bugündür sanmayın ki adamlar demokrasiyle yaşamakta. mesela milattan önce 7 yy.da öpadrit* (eupatridae) denen zalim bir otokrasi vardı. zengin arazi sahiplerinden oluşan bir zümre atina'nın siyasi ve ekonomik kaderini tayin ediyordu. amma işin o kadar bokunu çıkardılar ki borçlarını ödeyemeyen gariban ailelerini topluca köle olarak satacak kadar azdılar.
gel zaman git zaman insanlar homurdanmaya başladılar. ilk belirgin talepleri kanunların yazılı hale getirilmesini bu sayede herkesin tabi olduğu kanunu biliyor olmasıydı. öpadritler ibnelik bizde kalsın hamuğa goyyim diyerekten teklifi kabul ettiler. hatta şef öpadrit draco** milattan önce 621 yılında bu kanunlara "draconian kanunları" adını vererek halka açık hale getirdi. halk kanunları görünce bu işin içinde bi ibnelik olduğunu anladı ama iş işten çoktan geçmişti.
diğer yunan devletlerindeki benzer koşullar tiranların ortaya çıkmasını sağladı. tiranlar da iktidarı baskıyla ellerinde tutan acımasız deyyuslardı. bu tiran tayfasından atina'nın payına solon nam bir adam düştü. kendisi de bir öpadrit olmasına rağmen solon bu zümreyi aç gözlülük ve samimiyetsizlikle suçladı. 594 yılında hükümdarlığa reformlarıyla beraber geliyordu.
kanunsuz bir şekilde borçları yüzünden köle haline getirilenleri serbest bıraktı ve insanların borçları yüzünden köleleştirilmesini yasakladı. atina halkını sosyo ekonomik durumlarına göre dörde böldü. her grubun ayrı güçleri ve hakları vardı. en zengin atinalılar şehrin yönetiminde en fazla etkiye sahipti. ama en azından bütün vatandaşlar senatoyu oluşturan temsilcilerin seçiminde eşit haklara sahiptiler.
solon'unki elbette gerçek bir demokrasi değildi ama gerçek demokrasiye giden yolu solon'un açtığı söylenebilir. solon reformlarını bitiremeden atinalı ibneler solon tiranlık peşinde koşuyor deyu homurdanmaya başladılar. ve bu efsane devlet adamı - sikerim dübürünüzü lan ibneler demedi tabii ki. ama herkesten reformlarına sadık kalacaklarına dair yemin etmelerini istedi. bu yemini aldıktan sonra da paltosunu alıp şehri terk etti.
* öpadrit: babadan oğula geçen bir çeşit yönetim hakkı.
* draco : ejderha gibi bir anlama gelen yunanca kelime.