Bana yol gösteren, merak etmeyi, sorgulamayı teşvik eden, çocukken o kadar çok soru soran bu torununu hiç kırmadan hep cevap veren, anlatan, her yeri gezdiren, bana havacılık sevgisini aşılayan insan. Benim için yeri bambaşka.
Dedem be! Dünyanın en iyi anı anlatıcısı, eski atlı süvari. Gençliğinde aşkından yatalak hale gelen, karşısında heyecandan bayılan kızlar olmuş, ama gitmiş anneannemle evlenmiş. O zamanlar işler öyle yürüyormuş işte, onu uygun gördükleri için öyle olmuş.
Arkadaşlarım "Tom Hanks dede" diyor ona, çok benziyor.
Ben ona bir şey olmasından çok korkuyorum, tüm yakınlarıma olduğu gibi. Bu korku geçen sene ölen babaannem ve ondan 1 hafta sonra kalp krizi geçirip ölümden dönen babamdan sonra bende çok daha fazla baş göstermeye başladı, hep bu korkuyla telefonları açıyorum.
Dedem kendini "ölücem ben yakında" diye ikna etmiş, onu söyleyip duruyor, rüyasında görmüş ve buna çok inanmış, hiç de bekleyeceğim bir tavır değil ondan. Ona bir şey olması ihtimali bile düşünülmesi çok zor bir şey benim için, Allah korusun.