reis-i cumhurumuz sayın recep tayyip erdoğan'ın sakarya da tüm patileri kesilen köpek olayının aydınlatılması için talimat vermesi. bu bile buram buram siyasi rant kokuyor.
bu ülkede ilk kez mi hayvana eziyet ediliyor? bu ülkenin yasalarında sokak hayvanları ya da sahipli hayvanlar hala "mal" statüsünde değil mi? hayvana karşı işlenen her türlü suç, buna cinsel istismar da dahil, mala zarar verme olarak görülmüyor mu? 16 yıldır iktidarda olup da bu sıkıntıya bu güne kadar sırtınızı döndüğünüz halde şimdi sadece seçim yatırımı için mi harekete geçiyorsunuz? bu işin ilk boyutu.
ikinci boyut da şu: normal sosyal hukuk devletlerinde hukuki mekanizmalar devletin en üst mertebesini oluşturur. görevini yerine getirmek için kimseden talimat almazlar, kimseden icazet beklemezler. tam tersi, hukuk sistemi devletin kolluk kuvvetlerine talimat verme yetkisine sahiptir. yargı sürecinde istediği sanığı devletin kolluk kuvvetlerinden ister. devlet de paşa paşa bütün şüphelileri toplar, yargıya teslim eder. bir hadisenin aydınlatılması için cumhurbaşkanı talimat veriyorsa, bu bekleniyorsa bu ülkede hukuk diye bir mekanizma kalmamıştır. bu bir köpek için de bir insan için de aynıdır.
hayvanlara eziyet konusunda tavrım nettir. daha önce de bu konuyu hayvana eziyet edene hapis cezası gelsin başlığında dile getirmiştim. gelişmiş hukuk insanı korumaz, tüm canlıları korur. olması gereken budur. benim anlatmak istediğim, canını teslim etmiş el kadar gariban bir hayvandan bile rant sağlamaya çalışan siyasi anlayışın çarpıklığıdır. bu zihniyet değişmelidir. iktidar değişir, aynı kalır, önemli olan bu değil. bu ülkede hukuk değişmediği sürece kişilerin değişmesinin en ufak bir önemi yok.