gurur duyulması gereken ecdatlarımızdır.
kendini osmanlı torunu zannedip padişah yerine koyanlar bunları da bilmiyor tabi.
evet, osmanlı padişahları'nın kendi kişisel servetleri, paraları vardı.
ama padişahlar bu kişisel paralarını hem devlet işleri için, hem hayır işleri için kullanırlar, çoğu lüks ve şatafattan uzak sade bir hayat yaşarlardı.
örneğin orhan gazi han babamız kendisi ve ailesini geçindirecek kadar parayı kullandıktan sonra artan para ile yoksullara yardım dağıtır, mekke ve medine'ye hediyeler gönderirdi.
fatih sultan mehmet han babamız, istanbul'un fethi için yapılan harcamaların önemli bir kısmını kendi kişisel servetinden karşılamış ve rumeli hisarı'nın surlarının yapımını üstlenmiştir.
sultan 3. mustafa ise kendi kişisel servetini son kuruşuna kadar istanbul depreminin yaralarını sarmak için kullanmıştır.
ikinci abdülhamid ise kendi kişisel servetinden şişli etfal hastanesi'ni ve darülacize'yi yaptırmış, yine kendi imalatı olan marangozluk eserlerinin satışından elde edilen gelirin tamamını fakirlere dağıtmıştır.
her padişah ramazan ayında iftar davetleri verir, çeşitli hayırlar yapardı.
ve bu hayırların tamamı padişahların kendi kişisel servetlerinden yapılırdı...
şimdi bugün osmanlı torunları yaptırdıkları kaçak saraylarda lüks iftarlar, yemekler veriyorlar.
bunların masrafları kendi ceplerinden çıkmıyor, devlet tarafından karşılanıyor.
ama bunlar devletin parasını kendi paraları gibi harcıyorlar.
ve malesef bunlar, devlet hazinesinden bir kuruş harcarken kırk kere düşünen, etrafına danışan ecdadın torunları olduklarını iddia ediyorlar bir de utanmadan.
16 yıldır şu ülkeyi yönetirken devlet hazinesini har vurup harman savuranların kendi kişisel paraları ile yaptıkları tek bir eser, tek bir hayır var mı?
bir iftar yemeği bile vermediler kendi ceplerinden.
ama bunlara oy verenlere sorsan hepsi hayırsever, hepsi osmanlı.
osmanlı'nın kemikleri sızlıyor bunlar yüzünden...
