Anın görüntüsü başlığına karşı, bu hayatın: güzel çiçeklerden, en güzel şaraptan, en lüks mekandan, sabahın kuş civiltilariyla doğan güneşinden akşamın rengarenk bir huzurla batanına kadar, loş bir ışıkta sıcak koltukta uyuyan kediye nazır keyifle yudumlanan kahveden, tüm dertsizlerin yaptığı popülist sosyalliğin tasvirinden, karlı bir kış sabahının veyahut göz kamaştıran bir ilkbahar sedasının üstüne yazılmış nazımdan, azizden, sabahattin ali den, en yeşilinden en mavisine, en tatlısından en huysuzuna kadar; çimlerden, ağaçlardan, tükenmeyen deryadan, kediden, kuştan.. ucuzluğun tükenmeyen primiyle nefes alan, bundan öteye de gidemeyen kadınların: sürülmüş ojesinden hatta fileli corabindan, vasifsizliginin getirdiği ilgi açlığından, aptallıktan, oldukça sıradanların sıradansızlığından, derdi düzemediğı kadın olan heriflerin yudumladigi biradan, küçük kuzenin fotoğrafından, türk kahvesinin yanındaki çikolata parçalarından, sikmişim manasını yeter ki elimde gözüksün kitaplarının, hoyratça harcanan satırlarından öte;
daha kirli, daha acımasız, daha ruhsuz ve daha önemsiz, maskeler ardindanki insanlığın gerçek yüzünden, gerçeklikten ve her daim daha çirkini, yüzeysellikten öteye gittikçe yabancılaştığımız bir evrenin döküntüsü; eninde sonunda tüm benligimizi de içine alarak bir köşeye süpürülecek, organik küllerden bir döküntü olduğunuzu, olduğumuzu gösterebileceğimiz bir başlıktır.
Sizlerde burada, hayatınızın tüm kirini, biçilmiş rollerin hülyasından çıktığınız an kendinizi de betimleyebilirsiniz. kasmadan, bir çıkar güdüsü gütmeden, -mış gibi yapmadan ne ise o; ister görsel, ister kaleminizle. Iyi geceler.
