-ne okuyorsun sen?
-biyoloji
-öğretmen mi olacaksın?
-yok, ben eğitim değil fen edebiyat okuyorum
-ee ne yapacaksın yani sen?
-hastanelerde biyolog olarak çalışabilirim
-ha kan alacaksın.
-yok tam olarak öyle değil
-ee sen boşa okuyorsun o zaman
olay piknikte geçer, hava güzel, kuşlar ötüyor, tam dinlenirken bir ses :
-gel bakalım biyolog, sen bilirsin, şu böceğin adı ne bakalım
(ne biliyim ne! binlerce böcek var, sallayayım bir tane deyip latince bir ad uydurulur)
-şimdi o tam olarak bir allium cepa (!) (latince soğan olup, latince denince akla gelen ilk kelimelerdendir)
-oo maşallah hanım kızıma!
muziplikle konu değiştirilir, huzura tam kavuşacak iken aynı ses tekrar :
-gel bakayım hanım kızım söyle bakayım bu bitkinin adı ne?
-(yuhh!)
ve bu böyle sürer.bir biyolog asla piknikte rahat edemez.