ekmek insanlık kadar eski bir yiyecektir. temel bileşeni un - su - tuz dur. un, su, tuz hali ile gerekli fermantasyonu doğaya yani ekmeği kendi haline bırakırsak yiyebileceğimiz en sağlıklı ekmeği yemiş oluruz. ekmek bana kalırsa en temel besin kaynağı ancak bim ekmekleri değil tabi ki. ekmekte normal ve sağlıklı şartlarda üç temel bileşen varken sanayi ekmeğinde 30 ila 37 arası bileşen bulunuyor. bu da sizi şişman sağlıksız ve hantal yapıyor.
beyaz unun ilk kullanımına başlanmasından sonra halk sağlığı ciddi oranda bozuluyor kapitalizm her zaman bir yol bulur derler aynen böyle oluyor beyaz unu elde etmek için buğdayın en sağlıklı tarafını çöpe attığımızı fark eden insanlar olduğunu görünce kapitalizm, o zaman eski usül daha sağlıklı ona dönelim madem demiyor. o zaman beyaz una vitamin protein ve eski usülde ne varsa onu katalım ama biz bunu yapay yollarla üretelim böylece o üretim içinde yeni iş kolları yaratalım ve biraz daha sömürelim diyor.
böylece biz sağlıksız ekmekleri yemeye devam ediyoruz.
ekmeği ekmek yapan şey içinde ki hava ve gazdır. hava ve gazı alırsanız geriye hiçbir şey kalmaz. güzel lezzetli bir ekmek yediğinizde bunun tadını genizin arkasından alırsınız çünkü fizyolojimiz bazı gazımsı tatları buradan alır.
ekmeğe maya katmak bile saçma bir adettir çünkü ekmeği maya ile mayalayamazsınız sadece bileşenlerini çözersiniz.
sağlıklı bir ekmek temel üç madde ile harmanlanır ve bekletilir asıl maharet bekletme süresindedir. bim ya da benzer marketlerdeki ekmeklere baktığımızda onu gerçek bir ekmekle kıyaslayabilirseniz gözle ve tadıyla hemen fark edersiniz. çünkü sanayi ekmekleri artık göze hoş gelmesi için üzerleri bile çizilmiyor bir ekmeğin üzerini çizmezseniz onun içinde ki gazı oksijen ile buluşturmazsanız o ekmek sadece sanayi ürünlerinden oluşmuş gaz olur ve bu durumu içinin yarısının boş olması gibi gözle görülür durumlardan tespit edebilirsiniz.
ekmek politikacılar içinde önemli bir noktada. herkes et alamayabilir herkes sebze alamayabilir ancak tarih boyunca ekmek herkesin ulaşabileceğini bir noktada olmuştur, eğer halk ekmeğe ulaşamazsa o zaman birkaç koltuk belki kelle elden gidecektir. tarihteki geçmiş dönem ülkelere bakabilirsiniz ya da yakın zamanlı savaşlara haberleri izleyebilirsiniz meydanlarda ekmek tutan yüzlerce öfkeli insanı. bu sadece bizim halkımız için böyle değildir. biz ekmekten çok biat etmeyi önemseriz çünkü eğer tarihine bağlı bir millet olsaydık bu toprakların buğdayını avucumuzun içine alabilseydik, bir buğday tanesine bakıp yaşamı görebilseydik bize sağlıksız bize fahiş fiyatlarla bize 200 gram ekmeği layık gören kimseyi alıp baş tacı etmezdik.