Bir arkadaşı anlatıyor:
"Mineyi okul yıllarında tanıdım. Daha kendisi ile tanışmadan, övgü dolu sözler duymuştum onun hakkında... "Fırtına gibi bir kız geliyor" demişlerdi. Gerçekten de öyleydi. Sevgi dolu bir yüreği vardı... Gözlerinin içi hep gülerdi... Onu hiç umutsuz, hüzünlü görmedim. O kadar coşku dolu bir kızdı ki... Bir insanın sahip olacağı en iyi meziyetlere sahipti diyebilirim. Yürekli, atılgan ve tutarlı davranışları ile herkesin gönlünü kazanmıştı. Urla'da vurulduğunu duyduğum zaman, yüreğime dolan acıyı hiç bir zaman unutamam... Hepimiz onu çok sevmiştik..."
Tarih utanç işinde,
Kağıdın aklığına bıçak gibi saplanır
Kızkardeşimin
ince sureti...
Zamanın yangınlarındadır adı...
Gülün ömrünü bitirdiği dem
Zifafsız ve acılı
Kahredici ve uzak
"Mine Bademci öldürülmüştür"
Urla'da bir bağ evinde
Yüzünde dünyanın en güzel gilişi
ismini bize,
Yirmi küsur kurşunla parçalanıp
Sevdasını dağlara
Bırakmıştır...
Arkadaşı Gürsel Caniklioğlu'nun Mine Bademci için yazdığı şiirden..