i m not there

entry19 galeri
    7.
  1. izle-yeme-diğim en kötü biyografik filmlerden biri. yenilikçi, eleştirmenlerin seveceği cinsten ama yıllarca bob dylan dinlemiş biri olmama rağmen zerre zevk alamadığım bir sinema deneyimi oldu. neyse ki dvd player'ın ileri sarma tuşu vardı da sonunu görebildim zira kırk dakika boyunca filmin ritmi ha oturdu ha oturacak derken bir baktım öyle devam ediyor. hatta gözlerimi kapatıp sadece film müziğine odaklanmak daha keyif vericiydi. buna rağmen bir de eleştirmen gözü diye bir şey var tabii. kerem akça'nın empire'da yayınlanan yazısından bir kuple:
    ''Kuşkusuz türler ve formüller, nesiller geçtikçe yenilenme ihtiyacı hisseder. Müzikal ve melodramda devrim yaratan bağımsız ve postmodern yönetmen Todd Haynes de, bu sefer elini biyografiye atıyor. Bob Dylan'ın yaşamına odaklanan I'm Not There biyografi kalıplarını ters yüz eden yapıbozucu ve çığır açıcı bir film. Haynes için, 'Biyografi türünün kodlarını yeniden yaratıyor' diyebiliriz. Türün klasik iskeletine baktığımızda, tarihi bir kişiliğin merkezde katharsis malzemesi yapıldığını görebiliyoruz. Tabii yaşam, dönemlere ayrıldığında zaman atlamaları da algımızı bozar çoğu zaman. Ama esas olan ciddi anlamda bir baş karakter eşliğinde, insancıl kavramlarla dolu uzun bir kariyerin üzerine gidilmesidir. Yani seyirci, hikayesini anlatmak isteyen yönetmenlik yoluyla, kendine özdeşleşecek bir karakter bulur. işte Todd Haynes de bütün bu ana maddeleri bir çırpıda yıkıyor. Bunun için de ilk yaptığı Bob Dylan'ın hayatını inceleyerek; militan, isyancı ve çapkın bir kişilik olduğunu kavramak olmuş. Bu doğrultuda 6 farklı karakter yazarken, onların öykülerini 20'şer dakikalık birbirinden bağımsız kısa filmler olarak peliküle aktarıp üst üste bindirmiş. Yani filmde ne gerçek bir Bob Dylan, ne klasik bir hikaye akışı, ne yazılı tarihler, ne de belli bir kariyer görüyoruz. Gerçek anlamda bir Bob Dylan yerine, biyografi formülünü bozarak elde edilen 6 Bob Dylan'dan bir kimlik oluşturuyoruz. Böylece algı bozmayı hedefleyen belleksel bir yapı kurulmuş oluyor. Bu sayede de, biyografide cesaret edilemeyen bir şeyi, muhalif bir kişiliğin benliğinde yaparak bir anti-model yaratıyor Todd Haynes. Ruh haline göre değişerek 6 farklı stile bürünen eklektik görsel yapısı da buna destek oluyor kuşkusuz. Tabii 6 kişinin de Amerikan siyasi tarihinin kilit dönemlerinde çıkmaları, bir anlamda bu psikolojik biyografinin yönünü belirliyor. Yenilikçi bir sinema dili oturtmasına destek oluyor.''

    not: filmin Türkiye gişe Seyirci Sayısı sadece 3693 ancak siyad üyesi eleştirmenlerin 1 ila 4 arası verdikleri oyların ortalaması 3.2
    http://www.siyad.org/yildiztablosufilm.php?id=767
    ilk kez yerli eleştirmen oylarının ortalamasıyla bu kadar zıt fikirdeyim.
    1 ...