Sultan Galiyev (Mir Seyyit Sultan Galiyev),13 Temmuz 1882 yılında bugünkü Özerk Başkırtistan sınırları içinde Sterlitamak bölgesindeki Krımsakaly kasabasına bağlı Elimbetova köyünde dünyaya gelen siyasi düşünce adamı.Kazanlı bir Tatar Türk'üdür.
Sultan Galiyev, 1917 yılında Rus Komünist Partisi'ne de girdi. Komünist Parti hiyerarşisi içinde en yüksek dereceli Müslüman haline geldi. 1918 yılında Molla Nur Vahitov'un Çek lejyonerleri tarafından öldürülmesi önünün açılmasına sebep olmuştu.Fakat Vahitov'un öldürülmesi Galiyev'in mücadelede yalnız kalmasına da sebep oldu.Galiyev Komünist Parti içerisinde daha ziyade Müslümanlarla ilgili görevleri üstlenmiştir. Bunlar Merkezi Müslüman Komiserliği üyesi, Müslüman Askeri Kollegiyumu başkanı, Narkomats'ın resmi yayın organı Jizn Natsionalnostey'in editörlüğü idi. Dolayısıyla Komünist Parti içinde sağlam bir yere sahipti ve devrimde en önlerde yer almıştı. 1923'te ilk defa tutuklandığında devrime yaptığı bu hizmetler nedeniyle serbest bırakıldı
Galiyev ; Ulusal Sol Düşünce
Sultan Galiyev, Sovyetler Birliğinin kuruluşunda Rus olmayan, bu noktada Türk ve Müslüman unsurun ve tabi 'gönüllü katılım' temsiliyetinin, katılımın şartlarını Rus olmayan'ın Rus ile eşit hukuku yönünde belirleme ve uygulamaya geçirme mücadelesi vermiş siyasî lideri ve kuramcısıdır.
Sultan Galiyev'in tek başına sömürge meselesi ve günümüzde adlandırıla geldiği gibi Üçüncü Dünya olgusunun kalıpları içinde yaptığı değerlendirmelerde daima önceliği ve hassasiyeti Türklük üzerinedir.
Avrupa'dan farklı toplumsal-ekonomik formasyona sahip ülkelerde, yani sömürgelerde kurtuluş mücadelesinin özgül koşulları üzerine düşünenlerin öncülerindendir.Fikirlerinin temeli olan düşüncesi şudur:
Avrupa proleteryası kendi sömürgeci burjuvasıyla iş birliği yapmıştır.Sömürge kaynaklarını burjuvasıyla ortaklaşa paylaşmıştır.Dolayısı ile Avrupa solu, dünya sosyalizmine öncülük edemez, itici güç olamaz.
1.Henüz düşman sınıflara ayrılmamış olan prekapitalist Tatar toplumunda sosyalist sistemin inşası Rusyadan ve diğer gelişmiş kapitalist ülkelerden farklı olacaktır;doğu halklarının bağımsızlık değeri ve gücü proleterya değil, doğu halklarının bağımsızlık arzusu, dini ve milli değerlerin emperyalizme karşı savaşılıp korunmasıdır.
2.Sosyalist devrimin başarısı ve doğuya yayılması islam'ın kollanması ile mümkündür. islam sosyalizminin özelliklerini vurgulayan ilk Asyalı sosyalisttir. Marksizmi kendi ülkesinin toplumsal yapısına göre yorumlayarak özgün bir katkı getirmiştir.
Müslümanlara Yönelik Din Karşıtı Propaganda Metodları adlı eserinde, islamiyetin gerici olduğu şeklindeki düşünceleri reddetmekte ve islamiyeti insan ile toplum arasında dengeyi kuran bir örnek olarak değerlendirmekteydi... Yüz yıldır islam dünyası batılı emperyalistler tarafından sömürülmekteydi ve islam dini onlar tarafından bastırılıp ezilmişti. Bu sebepten islam dini emperyalizme karşı bir din olabilirdi.
3.Komintern sosyalist devrimin sonraki basamağını batı proletaryasından değil, doğunun sömürülen milletlerinden beklemeli ve bu yönde çaba sarfetmelidir.
Avrupa'da yaygın olan sınıf mücadelesi ile ilgili klasik marksist teoriyi değiştirmeye kalkan ve Üçüncü Dünya'ya önem veren ulusalcı sol bir ideoloji gütmüştür.
Dünya sömürü sisteminde az gelişmiş ülkelerin üretimlerini ve kimliklerini yoketmek için kültür istilası ve ulusal değerleri çürütme işlemlerinin sistemli olarak kullanılacağını ifade etmiş ve 3.dünya ülkelerinde ulusal kimlikleri emekten bölüşümden yana bir düzene sokarak bu toplumlarda henüz gelişmemiş emekçi sınıfının iktidarını hazırlayacak bir mazlum milletler ittifakını savunmuştur.
Galiyev'in uğruna mücadele ettiği ve uğrunda hayatını yitirdiği ve ideoloji olarak ortaya koyduğu siyasetin özünde Avrasya vardır.
Sultan Galiyev, Komünizmi Doğunun (Doğu Halklarının) sömürüden kurtarılmasının bir yolu olarak görmüştür.Ona göre, toplumlar, özellikle de Türk Halkları ancak ortak bir mücadele ile emperyalizmin kıskacından kurtulabilecekti.Bu düşüncelerinin doğal bir sonucu olarak, önce idil-Ural bölgesinde bir Tatar-Başkırt Devleti ve Türkistan'da bir Türkistan Cumhuriyeti kurulmalı ve nihayet Turan Devleti tarihteki yerini almalıydı.
Sultan Galiyev, topraklı federasyonu Tatar-Başkurt boyutunda gerçekleştirme ve bunu Kırım ve Türkistan hattında Kırımlı ve Türkistanlı önderlerle temasa geçerek, bu Türklük sahalarının da Sovyet merkezi ile ilişkiler zemini belirlemesi gereken siyasî, idarî, ekonomik şart ve kabulleri, 'muhtariyet'in sınırlarının ne olduğu sorgusuyla genişletme faaliyeti, Sovyet karşıtı ve Turancı suçlamasıyla tutuklandığı tarih olan 4 Mayıs 1923 tarihine kadar sürmüş, Merkezî Hükümette Tataristan'ı temsil etmiştir.