Moskova ve Petersburg üniversitelerinde okudu, ömrünü memur olarak geçirdi. ilk romanı 'Obiknovennaya istoriya' ( Sıradan Bir Öykü) (1847) psikolojik çözümlemelere dayalı gerçekçiliğin belirgin izleri vardır. Amiral sekreteri olarak üç yıllık (1852-55) Japonya gezisinin izlenimlerini 'Fregod Pallada' adlı kitabında anlattı. ikinci romanı 'Oblomov' gerçek bir başyapıt olarak büyük etki taşıdığı gibi Flaubert üslupçuluğunun usta işi özelliklerini taşır. Roman kahramanının adı zamanla cins ada dönüşerek tembellik ve verimsizliğin anlamlarıyla sözlüklere geçti (Oblomovluk). Kendisini Rus Edebiyatının en büyük ve gerçekçi yazarları arasında saydıran üçüncü yapıtı 'Obriv' dir (Uçurum) (1869)
