ulkuculerin amerikayla iliskisi

entry6 galeri
    1.
  1. yedi göbek komünistlerin dilden dile gezdirdikleri bir efsanedir. bu ilişkiye dair ortaya tek bir belge koyamazlar. bildikleri bir şey de yoktur aslında. soğuk savaş yıllarında rus perestlerin yaptığı propagandayı papağan gibi tekrar eder dururlar.

    aksi içinse şu kitaba bakabilirsiniz

    (bkz: rasim ekşi)
    (bkz: amerikan ingiliz ve fransız belgelerinde alparslan türkeş)

    tarih böyle bir şeydir aziz arkadaşım. belgeler konuşur, vicdanlar süzer, akıl karar verir.

    sokakta herhangi bir adamı döven ülkücünün yaptığı ne kadar basitlikse, doğru olduğuna dair tek bir belge koyamayacağın bir iddiayı nesilden nesile taşımak o derece basitliktir.

    peki bu ilişkinin dillendirilmesinin sebebi nedir?

    soğuk savaş yıllarında türkiye, amerika ve sovyetlerin etki alanında çokca kaldı. bir kısım politikacı ve aydınlar hem rusya'nın yakın tehlikesini, hem komünist ideolojiye bağlılıklarını dile getirerek, bu coğrafyada sosyalist bir gelecek tasarladılar. bir kısım siyasetçi ve aydınlar ise inançları gereği sosyalizme karşı durmakla birlikte, türk'e olan güvensizlikleri sebebiyle amerikanın himayesini tercih ettiler.

    başka bir grup daha vardı. türk'e güvendi ve inandı. her ikisinin de onurluca bir duruş olmadığını söyledi. anadolunun evlatlarını kendi tarihi misyonları gereği örgütledi ve eğitti.

    rasim ekşi'nin kitabında sunduğu 30 belge'ye göre batı alparslan türkeş'i her zaman tehlikeli olarak gördü ve bunu açıkça dile getirdi. yakın dönem rus poltikacılarının açık ifadelerine göre ise sovyetlerin yıkılma sebeplerinden dış etken olarak ilk sıralarda alparslan türkeş'in faaliyetleri vardı.

    falan falan...

    mesela jirinovski ne diyor:

    "iran'a, Irak'a ve Suriye'ye ve Körfez ülkelerindeki yandaşlarımıza yapmış olduğumuz desteğin belki beş misli fazlasını Türkiye için harcadık. Ama bir albay (Türkeş'i kastediyor) ve yanındaki grup bizim bütün oyunumuzu bozdu"

    siz, kimin kinini kime kusuyorsunuz?
    5 ...