hayatında gratis kataloğundan başka bir şey okumamış cahil ergenlerin eleştirdiği koca yürekli adam.
ölmeden önce çocuklarına yazdığı veda mektubunda yazdığı tek bir cümle ile nasıl bir insan olduğunu özetlemiş adeta;
'dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir kişiye karşı yapılan herhangi bir haksızlığı daima yüreğinizin en derin yerinde hissedin'.
amerikayla savaştı bu adam. amerikanın en son istediği şeydi kübada devrim olması. yaptı. amerikaya rağmen hemde. küba devrimini yaptıktan ve ülkedeki huzuru sağladıktan sonra gözünü bolivyaya dikti. sırada bolivya devrimi vardı. çünkü orada bolivyalılara zulmeden bir diktatör vardı. oysa ki che ne kübalıydı ne de bolivyalıydı. kendisi arjantinliydi.
kübada devrim yaptın. fidel castro sana bakanlık verdi. ömrünün sonuna kadar yetecek para, şan, şöhret. kübalılar sana tapıyor. kral gibi yaşayacaksın kübada. elinin tersiyle itiyor hepsini.
bolivyaya gidiyor. kübada saraylarda yaşamak varken bolivya dağlarında sefalet içinde yaşıyor. halkına zulmeden bir diktatöre karşı gerilla mücadelesi veriyor. iyi direniyor hemde. ta ki amerika devreye girene kadar. amerika ikinci bir küba vakası istemiyor. kübayı kaybettikleri gibi bolivyayı da kaybetmek istemeyen amerika tüm gücüyle che ye saldırıyor ve esir alıyor. sonra da acımasızca öldürüyorlar zaten.
kral gibi yaşamak varken sefalet içinde ölen, inandığı şeyler uğruna savaşan, ağır astım hastası olmasına rağmen asla pes etmeyen, dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir kişiye karşı yapılan herhangi bir haksızlığı kendi yüreğinin en derin yerinde hisseden bir adamdı.
şunu bilin ki hiç birimiz onun tırnağı olamayız. eleştirmeden önce okuyun. öğrenin. bilginiz olmadan fikriniz de olmasın. onun hakkında ne zaman bir şeyler okusam gözlerim dolar. başka insanların yaşadıkları zulümlere sessiz kalmayıp, hiç tanımadığı ve hatta kendi halkından bile olmayan insanlar için canını feda eden büyük bir insandı...
siz tanımadığınız insanlar için tırnağınızı feda eder miydiniz?