günlük 15 saat kaynak okuma ve brifing alma yoluyla mevcut sistemi tam tamına öğrendikten sonra, önce ülkenin iş adamlarını toplayıp ülke menfaatine yaptıkları yatırımları dinlerdim. benim şu kadar param var ama ülkenin hayrına hiç bir işim yok diyen adamın vatandaşlığını iptal ederdim. hatta yeterince sinirlenirsem malına el koyar sınır dışı ederim. o parayla mevcut yönetimin sattıklarını geri almak adına girişimleri başlatır, paranın kontrolünü de güvendiğim bir arkadaşıma emanet ederdim.(bi üstteki yazara gözüm kapalı veririm mesela) bu yolla ekonomiyi bireysel menfaatten milli kaynağa dönüştürdüm.
sanat camiasını toplayıp kafama göre bir eleminasyonla icrasında toplumu yansıtmayan, eleştiri yeteneği olmayan, milli kültürün gelişmesine yardımcı olmayan ne kadar boş beleş tip varsa sanatçı ehliyetini elinden alır, onu rezil eder sanata olması gerektiği kimliğini geri kazandırırdım.
(bu sözde sanatçılara vereceğim mahalllerde sinema-tiyatro salonları açmaları karşılığında af uygulanabilir.)
bütün televizyon kanallarının medya patronlarını toplayıp şuan televizyonlarda dönen bütün sikko yayınları kapattırırdım. insanların uyuşup aptallaşması için değil, bilgilenip vizyon kazanmalarını sağlayacak yayınlar yapmalarını şart koşardım. aksini düşünen siktirsin gitsin. atarım hapse gün yüzü göremezsin. orospu çocu. yok öyle bağrış çağrış diziler, yok öyle müge anlılar. sabahtan akşama kadar cosmos.
bütün üniversite rektörlerini toplar, sıraya dizer önce bir sıradan döverdim. ama ağız burun. (en çokta cübbe sarık giyen o andavalı ibret olsun diye döverdim.) hepsini kendi hazırladığım bir teste tabi tutup geçemeyenin diplomasını elinden alırdım. o mevkiyi hak eden bir gence verir, iç işlerinde tamamen özgürlük sunar bir devlet gibi üniversite yönetmesini isterdim. fakat ipini çok salmam her ay müfettişlerle rapor göndermesini, en ufak bir yerinde saymada istifa etmesini beklerdim. etmezse önce döver sonra ona da siktir çekerdim. 5 seneye roketlerimiz olur. o derece şahlandırırm o üniversiteyi.
tabi o üniversiteye gelecek çocuklar çok önemli. bunun için bir kurul oluşturup bütün müfredatı baştan sona değiştirirdim. çocuğun yeteneği ve eğilimleri doğrultusunda adam gibi eğitileceği bir sistem şart. böyle kara tahta kara şanzıman balık istifi sınıf sistemi ilkel. şunu bi anlayın artık. kuracağım kurul bir çocuğun eğitiminde en verimli eğitim programını hazırlayana kadar çalışacak. yoksa onlar da dayak yer.
polis teşkilatı sivil diktanın kamçısı olmaktan çıkarılacak. zaten hedefler doğrultusunda 20 sene içerisinde böyle bir teşkilata ihtiyaç kalmayacak. suçu eğitimle ve refahla bitireceğiz. fakat bu 20 senede bu teşkilat kafasına göre iş yapamayacak. düzenli raporlar, düzenli takip, sürekli müfettiş denetimi ve en ufak bir sivil mağduriyetinde yaptırım. polis kendini mutlak güç sanmayacak. mutlak güç olan halkı zayıf düşürmek isteyenlerden koruyacak. cahilden bilgisiz adamdan polis yapmayacaksın. cahil güce tapar. kendini güç sanarsa vay o devletin haline. liyakat esas olacak. polisin muhakeme/müdahale mekanizması gelişkin olacak.
ordu üzerinde çok çalışmak gerek. çok çok çok. çünkü bu ülkede en büyük saygıyı ve ilgiyi ordu hakediyor. türk ordusunun adını lekeyen bütün mensupları görevden alınacak edilecek. göğsündeki bayrağa istinaden dövülmeyecek. yüzleri kızararak atacaklar o üniformayı üzerine. hak etmeyen kimsenin üzerinde o üniforma durmayacak. buna saygıdeğer eski asker komutanlarım karar verecek. ben sadece gidişatı takip edeceğim.
dış ülkelere net ültimatom verilecek. dünyanın gözü önünde ''artık yönetim gerçek manada (türk) milletinin elindedir. bizden önceki yönetimle ilgili yaptığınız hiç bir anlaşma bizi bağlamaz. ister gelirsiniz oturur konuşuruz, ister eski anlaşmalarınıza bağlı kalarak uyguladığınız her hangi bir hamleyi devlete işlenmiş suç olarak kabul ederiz sonuçlarına katlanırsınız.'' yok öyle aman beyim edaları. birileri anasını siktiyse gelir biz toparlarız. hep toparladık. türkiye saygı duyulan bir devlet haline getirilene kadar bu böyle. derdi olan gelsin otursun karşıma. benim toprağında gözüm var desin. senin içine örgüt yerleştirmek istiyorum desin. burda hava üssü var onu kullanmak istiyorum desin. adaların artık benim desin. götü yiyen gelsin desin abi. denemesi bedava.
ankaradaki saray yok mu? boşalt içini türk tarih müzesi yap. çok güzel bina. ama fazla gösterişli. bize yakışmaz. müze kartıyla giriş bedava aq. zaten hepiniz okumuş adamlarsınız artık. gidin görün atanızı.
moruk deli gibi kitap basacaksınız. devlet arşivleri açık olacak. her şey yasal ve raporlu olacak. saman altı tek bir iş dönmeyecek memlekette. isteyen herkes gidecek bu arşivden neyin nasıl yürüdüğünü görecek. devlet olmanın bilinci ve güveni sokaktaki adamdan, en büyük iş adamına kadar herkesin hissedebileceği bir şey olacak. kağıtlar açık oynanacak artık.
internet. bütün kurumların anasayfalarında misyonumuz/vizyonumuz değil, biz ne yaptık ne yapıyoruzlar olacak. tarih kurumu mu girdin baba arşiv arşiv her belge taranacak oraya. gerçek bir tarih yazılacak. diyanet mi? girdin siteye tek bir islam. en doğru olanı. gerçek islam.(bu çok zormuş lan) nitekim asla sol elle şeytan yemek yer diye fetva sıkan bir kurum olmayacak o diyanet. işini yapacak. işi ne? en doğru islamı anlatmak. o zaman anlatacak. o kadar. neresi doğru ben bilmem. bilen biri elbet bulunur ama.
fantazi kurmak çok güzelmişte, sanırım fena bi diktatörüm lan ben.
neyse kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür gerçek kişi ve kurumlarla hiçbir ilgisi yoktur. ama rte'nin işi zormuş knk. düşününce anlıyosun.