"sovyetler birliği'nin dağılması ve duvarların yıkılmasından sonra, örgütlü sol ile bağlarını koparan ve kendilerini 'sol liberal' diye adlandıran kimi aydınlar açısından ergenekon tartışması bir yanıyla turnusol işlevi gördü. sırtlarını akp rüzgarına dayayan bu aydınlar, ergenekon sürecine karşı alınan tutum üzerinde, solun içine yönelik bir tartışmayı giderek yoğunlaştırdılar. oysa türkiye'de örgütlü solun önemli temsilcilerinin, ergenekon'un tüm bağlantılarıyla birlikte açığa çıkarılmasını savunduğu ve fırat'ın ötesindeki ergenekon'un da açığa çıkartılıp yargılanması gerektiğini söylediği çok açık. ayrıca aynı örgütlü solun temsilcileri bugüne kadar cuntaya ve onun süren etkilerine karşı mücadele ettiler ve etmeye de devam ediyorlar.
ancak, ergenekon'a karşı tutum üzerinde bir tartışma yürüten ve 'sol liberal' diye anılan aydınlar, sözde cunta ile mücadele adına, bugün o cuntacı güçlerle mutabakat halinde yürüyor, birlikte sınır ötesi harekat yapıyor ve 1 mayıs'ta alanlara çıkan emekçilere birlikte tavır alarak, akp hükümeti'ne toz kondurmuyorlar.
türkiye'de gülen'den akp'ye uzanan işbirlikçi liberal ılımlı islamcı siyasal hattın, 'sol liberal' aydınların zaten cılız olan 'sol' taraflarını iyiden iyiye törpülediği açıktır. türkiye'de ergenekoncu güçlerle akp arasındaki kutuplaşma ise, bu 'sol aydınların' tamamen sağa kayışlarını örten bir geçiş imkanı sunmuştur. derin devlete karşı çıkmak adına muhafazakar, liberal islamcı bir iktidarla uzlaşmayı savunmak da maalesef ülkemizin kimi aydınlarına düşmüştür. dünyanın başka neresinde bu kadar pusulayı şaşıran vardır, gerçekten bu ciddi bir merak konusudur. merak edilen bir başka nokta da, 'sol liberal aydınlar'ın emek ve onun hakları üzerine hiçbir tartışmaya girmemeleridir.
bütün bunlarla birlikte, son kertede sol ile, 'sol liberal aydınlar'ın, ayrışmasının temelinde 'sol liberal aydınlar'ın kendisini emperyalizmin stratejilerine bağlı olarak konumlandırmış olmaları gerçeği vardır."