her devrin yaramaz çocuğu. devrim zamanında bile yaramaz çocuğun durumunun ne olduğu konusunda büyük tartışmaların varlığını geçenlerde okuduğum mektup sayesinde bir hatırladım.
yurt disindaki bir grup rus anarsisti tarafindan "anarsistlerin genel birligi icin
orgutsel platform" projesi olarak yayimlamis belgeye iliskin yazini okudum.
edindigim izlenim su ki, ya "platform" projesinde yazilanlari yanlis anladin, ya da,
devrimci eylemde kolektif sorumluluk ve anarsist guclerin benimsemesi gereken
yonetimsel islev yaklasimlarini reddediyor olman, senin sorumluluk ilkesini gozardi
etmene yol acan kendi anarsizm anlayisina duydugun derin inanctan kaynaklaniyor.
oysa, bu [kolektif sorumluluk ilkesi -c.n.], anarsist fikirlerin ozveri ruhuyla dolu bir
yoldan yiginlarin icinde kok salmasi gerektigine iliskin kararliligimizda ve kendi
anarsizm analyisimizda her birimize rehberlik eden temel bir ilkeyi ifade ediyor. insan,
bu ilke sayesinde digerlerini reddederek devrimci yolu seciyor. bu olmaksizin, hicbir
devrimci, toplumsal sefaletin boyutlarina, buna karsi verilen savasin yetersizligine
katlanmak icin gerekli guce, irade ya da bilince erisemezdi. farkli donemlerde yasayan
ve farkli egilimlerden gelen devrimciler, kolektif sorumluluk ilkesinden aldiklari ilhamla
kendi guclerini birlestirmislerdir; gerceklestirmis olduklari -ve baski altinda yasayanlara
yol gosteren-kismi ayaklanmalarin bosuna olmadigina, somurulenlerin kendi
ozlemlerini anlayacaklarina, bu deneyimlerinden yola cikarak zamana uygun yontemler
gelistirebileceklerine ve bunlari kurtulusa giden yeni yollarda kullanacaklarina iliskin bir
umuda sahiplerse, bu yine bu ilke sayesindedir.
anarsist devrimcinin bireysel sorumlulugunu sen de kabul ediyorsun, sevgili
malatesta. dahasi, bir militan olarak butun yasamin boyunca bu fikre destek verdin. en
azindan benim senin yazilanlarindan cikardigim sey bu. fakat, sorun bir butun olarak
anarsist hareketin egilim ve eylemlerine gelince, kolektif sorumlulugun geregini ve
yararliligini yadsiyorsun. kolektif sorumluluk, tehlikenin varligina isaret ettigi icin seni
korkutuyor, ve sen bu yuzden onu reddetmeyi seciyorsun.
ben, hareketimizin icinde bulundugu gerceklerle yuzlesme aliskanligina sahip biri
olarak, senin kolektif sorumlulugu yadsiyor olmani yalnizca temelsiz olusu dolayisiyla
degil, fakat ayrica, icinde tum dusmanlarimiza karsi son ve belirleyici savasa
girisecegimiz -ve senin de deneyimden cikan dersleri dikkate alacagini dusundugumtoplumsal
devrim acisindan icerdigi tehlike dolayisiyla dikkate deger buluyorum. benim
yakin gecmisteki devrimci savasimlar deneyimim, bana, devrimci gelismelerin niteligi
her ne olursa olsun, ciddi bir ideolojik ve taktiksel yonelime sahip olmanin onemini
gosteriyor. bu, anarsizmin icerigine uygun kolektif bir ruh ve bagliligin, ancak kolektif
sorumluluga dayali bir irade araciligiyla icinde bulunulan anin gereklerine ifade
kazandirabilecegi anlamina geliyor. hicbirimiz, sorumluluk ogesinden yan cizme
hakkina sahip degiliz. aksine, eger sorumluluk bugune degin anarsistler arasinda dikkate
alinmamis bir oge olarak kalmissa, komunist anarsistlerin onu teorik ve siyasal
programimizin bir parcasi haline getirmesinin zamanidir.
anarsizmin devrimci bir donemde isci yiginlarina -ne ideolojik ne de pratik olarakrehberlik
edemeyecegi ve dolayisiyla topyekun bir sorumluluk ustlenemeyecegi
seklindeki tarihsel olarak yanlislanmis fikrin modern anarsizmin saflarindan atilmasini
olanakli kilacak yegane sey, anarsist militanlarin kolektif ruhu ve kolektif
sorumlulugudur.
bu mektubumda, senin "platform"projesine karsi kaleme aldigin makalenin diger
bolumlerine - ornegin bunu 'bir kilise ve polisi olmayan bir otorite' seklinde tanimladigin
paragrafa - deginmeyecegim. sadece, elestirin sirasinda boyle ifadeler kullanmis olman
karsisinda yasadigim saskinligi ifade etmekle yetinecegim. yazdiklarin uzerine cok
dusundum; senin dusunceni paylasmak bana kabul edilemez gorunuyor.
hayir, hakli degilsin. ve, senin asiri basit argumanlar kullanarak "platform"un
tezlerini yanlislamaya yonelik girsiminle hemfikir olmadigim icin, sanirim sana sunlari
sorma hakkina sahibim:
1. iscilerin kendilerini ezenlere, kapitalizme ve onun usagi olan devlete karsi
verdikleri mucadelede anarsizm herhangi bir sorumluluga sahip olmali midir? eger
yanitin hayir ise, bunun nedenini aciklayabilir misin? eger yanitin evet ise, anarsistlerin,
kendi calismalarini, anarsist hareketin mevcut toplumsal duzenle ayni temelde bir nufuza
sahip olmasina olanak taniyacak sekilde yurutmeleri zorunlu degil midir?
2. bugun bir orgutsuzluk icinde bulunan anarsizm, bu haliyle, isci sinifi
mucadelesinin toplumsal gorunumleri uzerinde ideolojik ve pratik bir etkiye sahip
olabilir mi?
3. anarsizmin devrim gunleri disinda benimsemesi gereken araclar nelerdir ve,
anarsizmin, kendisine yapici kavramlarini dogrulamasi ve kanitlamasi olanagi verecek
hangi araclari kullanabilir?
4. anarsizmin, kendi amaclarini gerceklestirmek icin, amac ve eylem birligi temelinde
birbirine siki bicimde baglanmis kendi kalici orgutlerine gereksinimi var midir?
5. anarsistler, toplumun ozgur gelisiminin garantisi olacagi dusuncesiyle 'kurulacak
kurumlar' derken neyi kast ediyorlar?
6. anarsizm, kendi anladigi komunist toplumda, toplumsal kurumlar olmaksizin kendi
tezlerini gerceklestirebilir mi? eger yanitin evet ise, hangi araclarla? eger hayir
diyorsan, hangi kurumlari kabul etmeli ve kullanmali, bunlara hangi isimlerle varlik
kazandirmali? anarsistler, oncu bir islev ve dolayisiyla boyle bir sorumluluk yuklenmeli
midirler, yoksa kendilerini sorumluluktan bagisik yardimcilik isleviyle mi
sinirlamalidirlar?
bu mektubuma verecegin yanit, iki nedenden oturu benim icin buyuk oneme sahip,
sevgili malatesta. yanitin, bana, anarsist guclerin ve genel olarak anarsist hareketin
orgutlenmesi konusuna iliskin dusuncelerini daha iyi anlama olanagi kazandiracak. ve,
acikca ve durustce kabul edelim ki, senin ileri surdugun fikirler, tum yasami boyunca
kendi liberter idealine siki bicimde sadik kalmis deneyimli bir anarsistin dusunceleri
oldugu icin, pek cok anarsist ve sempatizan tarafindan tartisilmadan hemen kabul
goruyor. dolayisiyla, icinde bulundugumuz cagin hareketimizin onune koydugu acil
sorunlarin eksiksizce irdelenmesi isine girisilip girisilmemesi, dolayisiyla, anarsist
hareketin gelisiminin yavaslamasi ya da yeni bir ivme kazanmasi belli bir duzeye kadar
senin tavrina bagli bulunuyor. hareketimiz, gecmisteki ve bugunku durgunluk icinde
kalmakla hicbir sey kazanmayacaktir. aksine, uzun vadede onumuzde uzanan olasi
gelismeleri dikkate alan bir yaklasimla kendi islevlerini yasama gecirmesi icin her
olanaga sahip olmasi, yasamsal bir oneme sahip.
mektubuma verecegin yaniti cok onemsiyorum.
devrimci selamlar.
---spoiler---
benim cevabım: anarşizm o an varolan bütün rejimleri yapısı gereği ret edeceği sebebiyle bu mücadelede kesinlikle sorumluluğu var hatta bu mücadelenin belki de başlama noktası anarşizmin sırf kendisidir. bu sebeple işçi sınıfının mücadelesinde pratik ve ideolojik olarak bir etki alanına sahiptir. fakat unutulmaması gereken bir gerçek bu mücadelenin başarıya uğraması halinde anarşizm bir nevi yeniden kendi küllerinden doğacak ve artık yeni otoriteye karşı ret düşüncelerini bildirecek. çünkü antimilitarizm dahil toplumsal kurumların olmaması düşüncesi nerdeyse anarşizmin ana teması olması sebebiyle anarşizmin anladığı komunizm bile anarşizme dar gelecektir. son olarak eklemek istediğim mesele şudur: anarşizm o an var olan otoriteni ret eden devrimcilikle birliktedir ta ki, devrimin kendisi otorite olana kadar