toplumların bakış açısına göre şekillendiğini görebildiğimiz sınırdır.
ama herhangi bir ülkede olması gereken sınırın gayet altında bir sınırdır türkiye'de. başka ülkelerde devlet başkanları korkusuzca kedi köpek gibi çizilebiliyorken türkiye'de içine anlayışsızlığın da sokulabileceği "habire rencide olma" durumu ve muhalefet susturulmalıdır mantığı yüzünden gayet düşük bir sınırdır. siyasi kavgalarından ötürü hakaret kavramını geniş tutmaya meyilli (kısaca buluttan nem kapan) insanların olduğu türk toplumunda her yazılan çizilen birilerinin gücüne gittiği için devlet memuru hakimlerin sanırım en çok ilgilendiği sınırdır.
hayır her resmedilen karikatür için esip gürlemek zorunda değilsiniz ey türk insanı! başbakanın külhanbeyi tavırları size de mi bulaştı nedir?
demek istediğim odur ki basında sansürün kaldırılmasının yıldönümünü hapiste kutlayan yazarların olduğu bir ülkede zaten nasıl olabilirse en fazla o kadar türkiye'de, bu mizah özgürlüğünün sınırı denen nane.