aslında bir tür yönetim anlayışıdır. faşist devletler milli değerleri en üstte tutar ve halkı bu değerler etrafında örgütler. bu devletin tüm kademelerine de işler. karşıtları susturup yok etmesi yönünde totaliter bir rejimdir denebilir. halk devlete vatanseverlik bağıyla bağlı olduğu gibi ırk ortak ülküdür. katı oldukları için kültür milliyetçiliğine inanmazlar ve başkasını eğer öyle doğmadıysa kendi milletinden kabul etmezler. ekonomik olarak da sosyalist olurlar. yani devlet tüm mallara istediği anda el koyabilecek güçtedir ve ırk içinde kimseyi ezdirmezler. aşağı ırklara zulüm edebilirler, üst ırk yaşasın diye onları sömürebilirler falan filan. ancak asla öyle rahat, serbest piyasa izlemezler. devlet piyasaya istediği oranda özgürlük verir ve piyasada herhangi bir durum görürse direk müdahale eder. kamulaştıra da bilir.
ayrıca her milliyetçi faşist bir yönetim ister diye bir algı yoktur. o yüzden her milliyetçiye faşist demek biraz komik olur. mesela ulus devletçiler genelde kapitalisttir ancak bunlar milli değerleri de savunur. tamamen milli bir ülke ve bu ülkede ırk bağını esas alıp tüm yurttaşları buna zorlayan, bu düşünce dışında hiçbir düşüncenin var olmaması için gerekirse öldüren bir yapıyı hepsi de savunmuyor.
