daha önce de burada yazdım yine yazıyorum;
sene 2000, yer Kütahya dumlupınar üniversitesi, germiyan kampüsü giriş kapısı (iibf o dönemde bu kampüsteydi)
O dönemde yapılan uygulama: kapalı kızlar, türbanlarının üstüne ya peruk takmak zorundaydı (ki çok aptalca ve berbat bir görüntü oluyordu) ya da türbanlarını çıkartmak zorundaydı, aksi takdirde kampüse girmelerine izin verilmiyordu. ayrıca bu hanım kızlarımızı bir odaya alıp, türbanlarını o odada çıkarttırıp, kampüsten çıkarken de aynı odada türbanlarını takıyorlardı.
kampüsün güvenlik görevlileri ile benim aramda geçen monolog;
- ben bu kampüse, saçlarımı uzatarak, sakalıma boncuk takarak hatta ve hatta parmak arası terlik ile girerken kimse bana üstünü başını düzelt lan bu ne hal zibidi demiyorsa, bu kızlar da istedikleri kılık kıyafet ile kampüse giriş yapabilir. siyasi bir eylem yapmadıkları sürece buna karışamazsınız.
sonrası mı ? kampüs huzur ve düzenini bozmaktan yarım dönem uzaklaştırma.
ben ve benim gibi düşünen insanlar "özgür" şekilde giyinip, o kampüse girebiliyorsak ve bu ülke özgür bir ülkeyse kimse kimsenin kıyafetine karışamaz...elbette bu, siyasi bir ideolojiyi resmen ve açıkça sembolize eden kıyafetler için geçerli değildir. 2000 yılında türban siyasi bir ideoloji simgesi değildi, şimdi de olmamalıdır, gelecekte de buna izin verilmemelidir.
mini etek ne kadar özgür seçim ise, türban da o derece özgür seçim olmalıdır.