fenerbahçemiz'in kendi klasmanına yani layık olduğu yere gitmesine vesile olmuş karşılaşma.
kimileri için ne yazık ki, kimileri içinse iyi ki avrupa kupalarındaki maçları türk hakemler yönetmiyor. neden mi böyle dedim? açıklayayım.
çünkü ince bir ayrıntıyı paylaşmak gerekir. fenerbahçe geçtiğimiz sezon türkiye'de oynanan süper ligde 2 penaltı atışı kullanmıştır. şampiyonlar ligi için ön eleme olarak oynadığı 2 turda ise 2 penaltı kullanmıştır. birilerinin bazı sonuçlar çıkarması gerekiyor sanırım bu durumdan.
maça gelince saydım toplam 7 defa maldonado adını duydum. fenerbahçe'de maldonado adeta hayalet bir oyuncu. gökhan, uğur, kâzım adeta kredi tüketiyorlar. guiza istekli, hararetli ve hareketli ama isteklerimizi karşılayacak mı sorusunu kendi kendime sorunca zor diyorum. ironiktir fenerbahçe taraftarı 3 sene ıslıkladığı selçuk şahin'i arıyor.
ön liberonuz olmayınca ya da olan ön liberonuz topa giren sorumluluk alan bir adam olmayınca, defans ve ofans hattı arasında bağlantınız kopuyor ve partizan gibi basit bir takım karşısında bile debelenip duruyorsunuz.
semih fenerbahçe ruhunun son kırıntısı onu da satarlar ya da bedavaya 2. sınıf br ingiliz takımına verirler olur, alex işini yapmaya devam ediyor. volkan genel olarak güvenli ve başarılıydı.
ezcümle, gruplara kaldık. deivid de souza ve emre belözoğlu'nun takıma katılmaları yanında vasat değil şampiyonlar ligi ölçeğini kaldırabilecek gerçek bir önlibero, bir de sol kanat oyuncusu almaz isek, gruplarda 3 -5 puan toplarız o olur.
