pişman olan insanın, sadece dilden çıkan pişmanlık sözüyle ilgili kaldığına, pişmanlığını, bir daha aynı hatayı yapmayacak olmasına, fiili hareketleri sebebi sonucu inandıramaması ile alakalıdır birazda. yani bir kere, kendi inanamıyordur ki bir daha o hatayı yapmayacağına, affedecek olana güven versin. burada bence ana fikir vicdan. kimin vicdanı daha rahatsa, daha rahat olmayana karşı haklı gibidir. yani, pişman olan insan, pişmanlığı için o kadar çabalamıştır ki, affedilmese bile, vicdanı rahat olur. affedecek olan fakat affetmek istemeyen insan da, o güveni, o sözü ondan alamadığına o kadar eminse, affetmediğine vicdanı sızlamayabilir. burada çok şey önemli. konunun ne olduğu, nasıl bir pişmanlık sergilendiği vs. ya da en basitinden, affedip büyüklük göstermek. ama her şeyde, affedildikten sonra ki süreçte bile, en büyük sorumluluk pişman olan kişidedir.