laiklik dini devletten koparmak sekülerizm ise halktan koparmaktır. yani sekülerizm aslında laik bir devletin vatandaş anlayışına en uygun adımdır. seküler olmayan haklar laikliği güvence edemezler çünkü içlerinde yetişen dindarlar her daim bu yapıyı yıkmak için var gücüyle çatışır. ( ülkemize bakınca bunu zaten görürsünüz)
özellikle ibrani dinlerin dini algısı salt tanrı kul arasıyla sınırlı değil tamamen topluma empoze eden, toplumun her alanına yaygın bir anlayış barındırıyor. o yüzden bunlara din değil harekete geçmiş ve toplum için risk oluşturup diğer inanç guruplarının ve inançsızların haklarını gasp edecek ideoloji olarak bakılıp mücadele etmek daha yerindedir. bunu sağlayıp laikliği devlette hakim kılacak düşünce de sekülerizmdir.
bugün zaten islam çoğrafyası din bataklığından çıkmış değil ancak gerek hrisityan gerek yahudi toplumlarında laiklik varsa bunun nedeni dindarlar değil içlerinde olan seküler halkın gücüdür. bu halk bir şekilde yok olduğunda tekrar aynı düzen geri dönecek ve kendi şeriatlarını topluma hakim kılıp laik düzeni yok etmek için var gücüyle yanıp tutuşacaklar.
yani toplum için en doğru ve laik sistemi var edecek düşünce biçimdir. bunun olmaması imam hatip açan türkiye gibi bir toplum oluşturur ya da diyanet denen kurumu halktan alınan ortak vergilerle besleme hobisi de edinen bir devlet oluşturabilir.