şu son zamanlarda beni en çok heyecanlandıran olay.
lisedeyken okula otobüsle gider gelirdim. arada sırada biriyle denk gelirdik, lise çıkışı eve giderken. eve iki otobüs ile aktarma yaparak gidiyordum ve onunla ikinci otobüste, evime esas olarak gittiğim otobüsle karşılaşırdık. denk geldiğimizde yolculuk boyunca bakışıp dururduk. kulaklarımızda kulaklık olurdu ve uzakta birbirimizin görüş açıları içinde olurduk. lise bir, iki hatta üç böyle devam etti ama sonra görmedim onu. bir keresinde otobüs dışında da görmüşlüğüm olmuştu ama o bu sefer beni görmemişti. her neyse, geçen bahar onu bizim kampüste gördüm. meğer aynı üniversitedeymişiz. gerçi ben yatay geçiş yaptmıştım o ara, daha önce de denk gelebilirdik. onunla çok sık karşılaşmasak da 2-3 ayda bir karşılaştık ama şu son bir ayda iki kez gördüm. aynı otobüsteki gibi, birbirimizin görüş açısında sadece bakışıyoruz. iki gün önce gördüm en son. sanırım onun sınavı vardı ve ben bir işim olmamasına rağmen bekledim, görürüm diye. sahiden de gördüm. ama o beni farketmedi, sonra çıktım takip ettim. yolda farketmiş olacak ki sürekli dönüp dönüp arkasına baktı. ne ben gidebildim ne o gelebildi. ne ismini, ne hangi bölümde okuduğunu ne de başka bir şeyini biliyorum. umarım o da bu dönem son sınıftır ki, derslere gelmek zorunda kalır ve onu tekrar görebilirim.
tekrar görebilirsem de umarım tanışıp rn azından bir çay içme fırsatımız olur.
lisede yapamadıklarım yüzünden oluyor galiba bunlar.
platonik aşklar falan, hehe evet.