dünyanın en kolay işini yapan insanlar topluluğudur.
ilk haftadan başladılar yine: guiza topçu değil, lincoln koşmuyor, skibbe hoca değil, volkan'dan kaleci olmaz... buyrun sizi alalım. mesela mustafa denizli hoca olsun galatasaray'a ya da fenerbahçe'ye. ulan senin zamanında şampiyon olmasına rağmen kovmadı mı seni o takım? niye kovdu? adamlar baktı ki takım bir şey oynamıyor, 'istemiyoruz şampiyonluk futbol oynayalım' dediler. şimdi çıkmış skibbe'ye sallıyor.
gökmen özdenak-ziya şengül ikilisi tüm sezon kezman'a atıp tuttular sıra şimdi guiza da. neymiş son vuruş yapmayı bilmiyormuş doğru tabi azıcık gökmen abisinin maçlarını izlese öğrenir son vuruşu. hala anlatılır gökmen'in efsaneleri. metin oktay'ın futbolu bırakma nedenidir diyen bile var. adam dayanamamış bu öküze.
tabi daha bu ilk hafta. henüz ahmet çakar, gürcan bilgiç, hıncal uluç ve daha nicelere sarılmadılar kalemlerine. nasıl olsa alıştık artık. bunlar değil miydi hagi'ye yaşlı, ribery'e koşamaz, ortega'ya, delgodo'ya, anelka'ya, carew'e topçu değil diyen. lincoln almanya'da oynarken böyle adam bu ülkeye gelmez deyip geldiğinde de halısaha oyuncusu diyen de bunlardı.
tabi şu var ben demiyorum ki lincoln süper oynadı, skibbe büyük hoca, guiza avrupa'nın en iyi golcüsü. ama ne skibbe, ne lincoln, ne guiza ne de diğerleri pazardan alınıp getirilmediler buraya. tabiki eleştirilsin buna karşı değilim ama ortega'ya, anelka'ya, lincoln'a futbolcu değil demek kimsenin haddine değil bu ülkede. bir insanın yaptığı işi eleştirebilirsiniz ki çoğu zaman da o insan bu eleştirileri dinler ve kendini geliştirir. ama hakaret etmek ile eleştirmek arasında dağlar kadar fark vardır. lincoln'a, alex'e, delgado'ya isteksiz diyebilirsiniz, daha çok koşmalı diyebilirsiniz, çok nazlı diyebilirsiniz. ama futbolcu değil diyemezsiniz.