Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Kızılırmak suyunu Ankaralılara haftalarca habersizce içirmesinin ardından patlayan tartışmalardan köşeye sıkışınca, izmir'in suyunu ortaya atarak kendini unutturma yoluna girdi. Bunu başardı da. Son iddiası da izmirlilere yüksek oranda arsenikli su içirilmesi nedeniyle izmir'de kanser patlaması yaşanıyor demesi. Şimdi bir izmirli olarak AKP'li Melih Gökçek'e teşekkür etmeyi bir borç bilirim. Allah razı olsun. Ama kendilerine ve sayın sağlık bakanımıza da sormak gerekir, izmirlilerin yıllardır arsenikli su içtiklerini bilmelerine rağmen acaba neden bunca zamandır seslerini çıkarma gereği duymadılar. Ne kadar izmirli eksilse kar diye mi görüyorlar. Yerel seçimlere bu kadar az zaman kalmışken bu olayın tam da Melih Gökçek'in sıkıştığı anda ortaya atılmasını pek çok izmirli gibi riyakarlık olarak görüyorum. Ayrıca izmir'deki kanser patlaması iddiası hakkında da Melih Gökçek'in son derece bilgisiz ve donanımsız olduğu ortada. Eğer kısa adı Kıdem olan Kanser izleme ve denetim Merkezi tarafından uygulanan kanser vakası kayıt sisteminin ilk olarak izmir'de uygulanmaya başlandığını bilseydi böyle bir laf etmezdi. Sağlık hizmetlerinin sunumu artarken, hastalarda kanser konusunda farkındalık yaratmış olması bu artışın nedenleri arasındadır. Artık insanlar düzenli kontrol yaptırmakta, kanser konusu konduğunda da tedavi görmektedir. Kısacası izmir'deki kanser olguları artışında doğrudan arsenikle bağlantı kurmak mümkün değildir. Tabi Melih Gökçek yine böyle demogoji yaratarak yutturabildiğine yutturuyor. Biz izmirliler sorumlu olduğu alanla ilgili işler yapmasını dört gözle bekliyoruz.