arkadaşımın babası da altinci filoyu taşlayanlar arasındaymış, hatta başka olaylara karışıp dgm de de yargılanmış kendisi. bir olay anlatmıştı bize aynen aktarıyorum; *
'' bir amerikan gemisi* vardı; her ay bir kez yanaşırdı istanbul'da limana, içinde de kaçak içki, sigara, levi's pantolon falan oluyordu. hemen koşardık muzafferle ikimiz limana. alırdık pantolonları öyle içkimizi sigaramızı; ozamanlar pek yok böyle levi's falan tabi, havamız oluyordu kızlara ''
efendim görüldüğü üzere bunların komunistliği buraya kadardır. nokta.