kaybetmek demeyelim de, icra ettiğimiz bir yol emniyeti görevi sonrası ben ve timim, tuttuğumuz tepeyi terk ettiğimiz esnada gözüm gibi baktığım, saat gibi çalışan hk 33'ü mü bir kayanın dibinde bırakmışım. bunu farketmem yaklaşık yarım saatimi aldı.
hani olur ya bir his vardır; ulan bir hafiflik var bende ama ne diye! işte o an, beynimden vurulmuşa döndüm, ellerim boş, tüfek nerede?
çok şükür ki tim komutanı olan bendim, yoksa başıma neler gelirdi tahmin edebiliyorum.
tüfek mi?
-bıraktığım yerde öylece duruyordu, kınalı kuzum benim. ona kavuşmak için tekrardan yüzlerce metre tepe tırmanmak zorunda kaldım ama olsun, allah yokluğunu göstermesin!