bir gün evlenirsem mutlaka, avukatlarımız nezaretinde kocama imzalatacağım sözleşme. aşk uçar sözleşme kalır. dünyanın binbir türlü hali var.
öncelikle adamın benimle evlenmeden önceki mal varlığı sadece kendisine aittir ve tasarruf hakkını kendinden sonra yalnızca çocuğumuza vermesi gerekir. evlenince "dedenin miras bıraktığı evi üstüme yap" diyecek mal delisi bir kadın olacak olsam sözleşme istemem ama ne olursa olsun özlük haklarını elinde tutmalıdır. adil olmak güzeldir.
olası bir sadakatsizlik durumunda (asla affetmeyeceğim şeydir) eşlerden aldatan taraf, diğerine taşınabilir/taşınmayan bütün mal varlığını bırakacak ve yüklü tazminat ödemeyi kabul edecektir. çocuğun velayeti de bu aldatmadan mağdur olan tarafa verilecektir. yani kim aldatırsa ceketini alıp, evden bir çöp bile almadan defolup gidecek. aldatma sadece fiziksel değil, duygusal da olur. buna henüz ilerlemese de duygusal anlamda biriyle görüşme dahildir.
eşlerden biri diğerine psikolojik veya fiziksel şiddet uyguladığında (hakaret, baskı, dayak, cinsel saldırı v.b.) aldatma ile aynı yaptırımlar uygulanacaktır.
eşlerin anne ve babalarına ortaklaşa bakılacaktır. (anneni istemiyorum huzurevine gitsin diyemez kimse. kocamın ailesini de başımın üstünde tutarım.)
karşı taraf da taleplerini bildirme hakkına sahip elbette.