enes batur un altın kelebek ödülü alması

entry17 galeri
    4.
  1. ve ödülü şeyma subaşı nın takdim etmesi diye devam edilmesi gereken, ülkede pause tuşuna basıldığının göstergesi durumdur.

    Farklı durumları ifade edecek gözükürken aynı şeyin altını çizen insanların dile getirmediğini ben yazmak isterim. burada önce acı gerçeklerle hesaplaşılacak, sezarın hakkı sezara teslim edilecek, sonrasında da ülkedeki duruma atıf yapılacaktır.

    popüler kültür. bu kadar basit. 90 lı yıllarda spor muhabirleri magazin dünyasına el atmıştı. sonucunu 2000 li yıllarda yaşadık işte. o zamanın magazin idolü ebru gündeş ti. hakan şükür dü. o zaman da popüler diziler ve oyuncuları vardı, tutunabilenleri duymuşsunuzdur, hala yer alıyorlardır bir yerlerde. öyle de insanlar vardır ki, o günlerde tüm türkiye tanırken bugün tesadüfen tanıyan birkaç kişi olur ya da olmaz. aydan burhan ı tanıyan var mı? futbolcu kompela? alpay özalan? cansel özzengin? bilmiyorum bunun gibi rastgele sayacağım kişilerden de altın kelebek almışlar olabilir. dünya değiştikçe popüler de değişiyor. popüler olmak kaliteyi getirmez, şimdi büyük sanatçı diye bakılan ajda pekkan a bülent ersoy a zamanında neler giydirildi ya da onların sanatla ilişkisiz olduğuna ilişkin neler söylendi yazıldı çizildi kimbilir. sunucular için de, o zaman popüler olmak tesadüfen ismi duyulmak oluyorsa şimdi de parası olan makamı olanlarla tanış olmak akraba olmaktan geçiyor demek ki. buna tepki böyle gösterilmez, takip etmeyeceksin arkadaş o zaman. altın kelebek ödülleri çok etik çok kalite standardı kaldıran bir organizasyon muydu da bugün tepki gösteriyorsunuz? enes çok takip ediliyor çok izleniyorsa ona verecekler ödülü. yarın da telekom bayisine sıçan coni çıkıp sıçtığı yerlerle popüler olup ödül alabilir. gocunmayın, dediğim gibi popülarite <> kalite. enes film de çekiyor, tv programı da yapar. lan sütü seven kamyoncu gibi beyin yakacak düzeyde kötü iş yapan birkaç adam vardı. onların da leş de olsa filmi var. trt nin kanalında program yaptırdılar bunlara. 3 adam diye bir gerçek de var, neyin lolosu bu anlamıyorum yani?

    haa, şimdi tespitik de bırakayım ortaya. ülkede pause tuşuna basılmış, birçok alanda. film çekmek onusunda okullar okuyanlar film çekmekten başka her işle uğraşır olmuş, şansı varsa sesçi efektçi diye işler bulmuşlardır. küçümsemiyorum, yapımcı-yönetmen-senarist-oyuncu dallarının hepsinde rol alıp altın kelebek ödülü alan, yutub videoları ile bunu yapan, sonra da bunu filme falan tahvil eden adamlarla karşılaştırdığımda hafif kalıyor ama, kabul edin. fikrini söyleyeni hapsediyorsun, müthiş bir baskı var, dolayısıyla eserlerin otosansüre kurban gider, olmazsa yayıncı yapımcı başım belaya girecek diye makaslar. e bu durumda zaten iyi iş çıkartma ihtimali olanlar bir kenara atılmış oluyor. siz algı operasyonu falan deyip komplike bakıyorsunuz, olay basit ya. bir iktidar var, koltuğunda kalmak istiyor, bunu sağlamak için riskleri azaltıyor-yok ediyor. budur. onların bıraktığı alanda da, hayat devam ediyor arkadaşlar. bir şekilde. çok kalitesiz, dandik de olsa devam ediyor. güçlü, meyve veren kaliteli ağaçlar değil ,dikenli çalılar boy veriyor işte o zaman da. hayat devam ediyor. buralarda sesini duyacak, şansın varsa entry ni beğenecek birkaç kişi dışında kimseye ulaşamıyorken, orada guk dese milyon izlenen adamlar makbul oluyor. çünkü kaliteli iş evet kalıcıdır, ama kaliteli demek insanların beğendiği, benimsediği ya da takip ettiği demek değil. bunu sağlamaz. şansı var ve yaşarsa, belli zaman sonra ortaya çıkar. şeyma subaşı'nı, acun ılıcalı nın medya gücü olmasa ya da ondan uzak kalsa 3-5 yıl sonra kim hatırlar ve tanır ki? ama sıkı bir filmde iyi oynamış bir aktristi, film kopyaları ortalıktan kalkmadığı sürece herkes tanıyacak ve bilecek. işte bizi durduran, adım attırmayan neyse, bundan yavaş yavaş ıramamız gerekiyor. yoksa zaten 10 yıl sonra sağ kalır yaşarsak, gubidiko lakaplı bayilere sıçan coniye de ödülü enes batur'un sevgilisi takdim edecek altın kelebek ödüllerinde. böyle gelmiş böyle giderse öyle. devran dönerse bilmiyorum. ama bence bu işlere aklı erenlerin aklına bir umut sokup, sonra ona ulaşmalarını imkansız hale getirerek oyalıyorlar. bu arada da servet, iktidar sahipleri farklı insanları farklı şekillerde oyalarken cukkalarını sağlama alıyorlar. bu arada da buradan kim fayda sağlarsa o yürüyor, hayat devam ediyor.
    5 ...