ebedi bir hayat dışında hiçbir amaç olmaz diye bir şey yoktur. biri bu dünya için amaç güdüp ateizmin toplumda yaygınlaşmasını olumlu görebilir. bu sadece yaşadığı dönemde kendinden faydalı olduğunu düşüneceği içindir.
bilim her daim görmediği şeyi keşfetmiyor. zaten bilim yapısı gereği materyalisttir. kara madde madde üstü bir durum değildir. metafizik hiçbir yanı yoktur. etkisi var fakat onu görmüyoruz demek arkasında uhrevi bir şey olduğu anlamına gelmiyor.
mesela virüsleri biz görmüyoruz fakat onlar vücudumuzu öldürecek kadar bizi hasta edebiliyor. şimdi burada bir şeyin vücuda etki ettiğiniz ölüm üzerinden gözlemleyebiliriz ancak bu insanı öldüren şey metafizik falan değildir.
zaman geliştikçe mikroskop yapıp bu mikroorganizmaları gözlemleyip kendilerini zaten şu an görüyoruz.
işte kara madde olayı da aynen böyledir.
bilim materyalizmi çökertirse artık bilim de din gibi gerçeklerin değil farazilerin peşinden gider. materyalizm bilimin bizzat kendisidir. hiçbir bilim insanın neden şeytan, cin, peri falan üzerine tez yazmadığını anlayınca bunu anlarsınız.
kötülük problemi ontolojik değildir fakat tanrının iyi olduğunu ve adaletini gözettiğini iddia eden teistlerin tanrı tanımına ters bir iddiadır.
tanrı varsa kötü de olabilirse o zaman sizin inandığınız tanrı şeytanla aynı olmuş oluyor.
ahlakın temellendirmesi uhrevi bir safsatadan çok toplumsal pragmatizm eksenlidir ve din dinsizlikten daha ziyade toplumun ilerleyişi için ortaya çıkmıştır.
ayrıca ahlaki değerler de ontolojik bir değer yüklemez. yani tüm ateistlerin kötü insanlar olması tanrının varlığına bir kanıt teşkil etmez.
eğer varsa diye bir şeye inananlar çıkarcı düşünen insanlardır ki ateistlerin böyle bir düşüncesi olsa sonsuz cenneti vadeden tanrı varken neden kendini riske atıp inanmamayı tercih etsin?