romanda akıcılığın önemli olduğunu kanıtlayan eserlerden biri. ilk başları oldukça sıkıcıyken, bir anda içerisine çekmeye başlıyor; sonra çıkabilene aşk olsun zaten.
hoş bu kadar akıcı olmasının en büyük sebeplerinden biri, edebi üslubun yeterince iyi kullanılmamış olması. kitap okuyormuş gibi hissetmekten ziyade arkadaşımla muhabbet ediyormuş gibi hissettim.
maya karakterinin de hiç temizlik yapmayan, yemek pişirmeyen, sürekli duştan çıkmayan, çocuğuyla bağ kurmamış mükemmel(!) anne rolü beni benden aldı.
--spoiler--
en sonda yer alan azrail muhabbetini de sevemedim pek. bu zamana kadar gerçek olaylara çokça yer verilmiş kitapta, gereksiz ayrıntı olmuş gibi geldi. laf olsun diye söylenmiş, metafor olsun diye yazılmış gibiydi.
--spoiler--