bir gün sözlükte geziniyorum. bir yandan söylenip bir yandan da lanet ergenlerin dağıttığı döküntüleri topluyorum. zall oğlu diye seslenirken sözlük duvarlarından yankılanan sesim beni dahi ürkütüyor.
havanın biraz daha kararmasıyla zorlaşan işim iyice canımı sıkmaya başlıyor. faturası ödenmemiş elektriği; 1,62 boylarında esmer, hafifçe tıknaz bir oğlan gelip kesiyor. ortalık zifiri karanlık halini almışken, el yordamı yürümeye çalışıyorum.
işte o an biri elimden tutuyor. kimsin diyorum. can ben diyor hulki olanından allam ne kadar şanslıyım diyerek haykırıyorum. o andan itibaren
kendisiyle çılgın, edepsiz biraz naturist az biraz da mistik bir aşk yaşadığımız doğrudur.