Aslında insanlar arasında ikiye ayrılan çabadır , zaten anlaşılmazlıklar buradan çıkıyor.
Sosyal büyüyen ve hayatı anlamaktan kastı "insanı anlamak" olan kişiler , yani "hayat" müessesesini sosyallik olarak algılayıp devam eden kişiler sanırım daha sağlıklı. diğerlerinin işi daha zor.
Hayatı anlamaktan kastı "doğayı anlamak" olanlarda sıkıntı oluyor. "Hayvanım lan?" oluyor.. "ulan bu ışık topu hergün doğup batıyor ama du bakalım." oluyor.
Yani demek istediğim insan ilişkilerine gelene kadar doğayı çözmek istiyor fakat , doğa olum bu ömür mü yeter la. Üstelik bu bakış açısına bir daldın mı öyle kolay kolay çıkışında yok , kocaman bı muamma var ortada , dev gibi , kafanda öyle duruyor görmezden de gelemiyorsun. Öbür kulvarda mesela bunun çevirisi "aklı havada olmak."
Demem o ki birinci grupta olun a dostlar , nihayetinde 60-70 sene şurada takılacağız. Sağlıklı olan neyse ordan dümdüz devam etmek lazım. Ben ikinci gruba çoktan dahil oldum maalesef ama bunun farkında olmakta birinci gruba atılan bı adım galiba.
Bunlardan bağımsız olarak , herşey çok manuel lan. Yani böyle ayda yılda bir açılan çok ekstrem kapılar haricinde (yada çöküşler) ne yaparsan o oluyor yani. Git ne istiyorsan hergün yap uzun vadede sonuca varıyorsun. inançla ilgili değil bak bu , herhangi birşey , zaman harcadığınız gönül verdiğin herhangi birşeye verdiğin emeğin karşılığı er geç (genelde geç) dönüyor. Onda sorun yok yani çok öyle şey olmayın.