Hayat hikayesi bize şunu söylüyor olmalı : ne kadar umutsuz durumda olsak bile bir şeyleri başarabilme inancımızı kaybetmemizi vurguluyor..
Şöyle ki ;
Michael Faraday, 1791 yılında Londra’nın Newington kasabasında dünyaya geldi. Tüm eğitimi, bağlı oldukları kilisenin Pazar okulunda öğrendiği okuma, yazma ve biraz hesap bilgisinden ibaretti. Küçük yaşlarında gazete dağıtıcılığı da yapan Faraday, 14 yaşındayken bir kitapçıda ciltçi çırağı olarak çalışmaya başladı. Burada çalışırken bilimle ilgili birçok kitap okuma şansını yakaladı. Elektrikle özel olarak ilgilenmeye başladı. Eski şişe ve hurdalardan yaptığı basit bir elektrostatik üreteçten faydalanarak bazı denemeler yapmaya başladı. Londra’da Kraliyet Enstitüsünde ünlü fizikçi Sir Humphrey Davy’nin verdiği kimya konferanslarına bir bilet bulması, Faraday’ın hayatını kökten değiştirdi. Belli bir süre sonra Davy’nin laboratuarında yardımcı eleman olarak işe girmeyi başardı. 1820 yılına kadar ünlü fizikçi Davy’nin yanında çalışmaya devam etti.
1821 yılına gelindiğinde Faraday, çalışmaları sonucunda elektromanyetik rotasyonu keşfetmiştir. Daha sonraki yıllarda, Faraday’ın ünü giderek geniş bir çevreye yayılmıştır. 1823 yılında da klorin’i sıvılaştırmayı başarmıştır. Bu elde ettiği başarı nedeniyle, hocası Humphrey Davy onu kıskanarak, Royal Society bilim kuruluna seçilmesine engel olmaya çalışmıştır. Buna rağmen 1824 yılında bilim kuruluna seçildi. Sonraki yıllarda Faraday, bilim alanında çalışmalarına hız verdi ve ona asıl ünü sağlayan önemli keşiflerini geliştirdi.