sanatçının öyküsü

entry5 galeri
    4.
  1. Çok eskilerde bir kabile varmış, insanlığın ilk günlerinde. Bu kabilede herkes gündüzleri, sabah erkenden avlanmaya çıkarmış ve gece geç vakit dönerlermiş. Yalnız içlerinden biri, bunlarla avlanmaya gitmezmiş. Ormanlarda gezer, tozar, aylak aylak gezermiş. Kuşları dinlermiş, çiçekler koparırmış; dolaşır dururmuş. Akşam geldikleri vakit hepsi yorgun argın olurlarmış, bizim adam de bunlara gündüz gördüklerini anlatırmış; bunlarda birbirlerine sokulup, yorgunluktan uyuyakalırlarmış. içlerinden biri ‘yahu bu adam niye çalışmıyor? Bunu da ava götürelim’ demiş. Bunu da zoraki ava götürmüşler. Bizimki de yorulmuş ve geldiğinde hiçbir şey anlatamayacak durumdaymış. Hep birlikte yorgun argın uyumuşlar. Günler birbirini kovalamış, derken bir boşluk hissetmiş bütün kabile. Yorgun argın avdan geliyorlar ve yatıyorlar. Eskiden biri bir şey anlatırdı; şimdi anlatan, eden yok. Düşünmüşler, taşınmışlar ve bizim adamı bir sabah uyandırmadan ava gitmeye karar vermişler. işte sanatçının öyküsü

    https://www.youtube.com/watch?v=iQUSpA1AYmA
    3 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük