aslında insan denen varlığın toplum hayatına geçtiği günden beri başındaki problemidir. belki küreselleşmenin ve ideolojik düşüncelerin hayatımıza yer etmesinden ve kapitalist yaşamın hüküm surmesinden dolayı biz insanlar tek tiplesmenin doğru olmadığını düşünmeye hatta farklılıkların bizim bireycilik savaşında galip gelmemize fayda vereceğini düşündük. bundan iki yüz yıl önce sosyal yaşamın tek getirisi çiftçilik hayvancılık ve savaşlar olduğu için ve bireyden çok toplum on planda olduğu için kimse farklılık denen şeyi önemsemiyordu.
bir çoğunun derdi uremek ve soyunu korumak olduğu için (yine bireyden çok toplulugun değeri on planda) tek tip ınsan modeline ihtiyaç vardı. onlar için farklı olmak toplum tarafından aşağılanmak ve dislanmak demekti çünkü. tabi her yerleşmiş fikrin br devrimcisı olacaktır, olmuştur.